ÇARSI YANGINI OLARAK BILINEN VAKA, 1964 YILINDA VUKU BULDU

Yangin Külahçilar caddesinde bir terzi esnafinin açik biraktigi bir ütüden aksam saatlerinde çiktigi söylendi. Savcilik tahkikati nasil ve ne yönde bilmiyoruz. Yangin gecesi babamin ayakkabicilar caddesi olarak bilinen Gazipasa Caddesi 1 nolu ara geçit deki iki katli üzeri teras evimizdeydik. Onlarca itfaiyenin söndürmeye çalistigi yangina babam evdeki bütün kovalari doldurmus 30 metreye kadar yaklasan alevlere kendince müdahale etmeyi düsünüyordu. Bu durum insanlarin felaket karsisinda nasil davrandiklarina dair çarpici bir görüntüydü.
Yanginda 11 yasinda bir çocuk olarak gördügüm gezdigim yangin alani: Gazipasa Caddesi Üç Çesme Kösesinden tas belediyeye ve Ziraat Bankasi yanindaki günümüz Tartanlar Is Merkezinden, yine Gazipasa Caddesindeki Attariye Camii karsisinda Osman Dizdar amcamizin is yeri arasinda kalan alan idi. Yangin bir futbol sahasi büyüklügünde bir alanda hükmünü sürdürmüstü. Alevler arsi alaya yükseliyordu. Nerelerden görülebiliyordu bilmiyoruz. Belki Eregli’den belki Karapinar’dan belki Karaman’in en uzak köylerinden. Gayri resmi bilgilere göre 254 is yerinin yandigi söylenir. Is yerleri genellikle terzi, sapkaci, ayakkabici ve manifaturaci esnafiydi. Esnafin hem mali yandi hem veresiye defterleri… Içlerinden iflas edenler oldu.
Mal canin yongasi hesabi esnaf henüz kendisine ulasmamis alevlerden nafakasini güvenli bölgelere ve Cumhuriyet Parki’na tasiyordu.
Yangina basta Karaman itfaiyesi olmak üzere Konya/Eregli ve Karapinar’a ait 15 – 20 belki de çok daha fazla itfaiye müdahale etti. Yalniz o mesum gece degil, günler boyu itfaiyeler yangin alaninda ve sogutma çalismasi yapiyordu.
Yangindan sonra yüzlerce yanginzede esnafi Avrupa ülkelerine isçi olarak gitti. Hatta devletimizin Karaman’li isçi adaylarina öncelik tanidigi ve bu kapsamda, uzun yillar Hollanda’da çalismis Murat Ay kardesimizin ifadesine göre yedi yüzün üzerinde karamanli Avrupa’ya gitmisti. 1965 sayimina göre Karaman merkez nüfusunun 26 bin oldugu düsünülürse 700 rakami büyük bir rakam. Yillar içinde Avrupa’da çalisan-yasayan Karaman’li sayisinin, Karaman’in içinde oturanlar kadar oldugu zaman zaman yazilir söylenir. Yangin felaketinin ayni zamanda bir büyük is kapisi açmasi bakimindan hayra vesile oldugu da söylenebilir. Degilse beklide issizlikten millet birbirini yiyecekti.
1962 yilinda yaz tatilinde ziraatçi dayimin görev yaptigi Nevsehir Avanos’a trenle ailecek gittik. Dayim Hikmet Bacak bizi Nevsehir’deki Karamanli Hatip ogullarindan ailecek görüstükleri polis arkadasina götürdü. Annem gittigimiz Nevsehir’den 900 liraya taksitle güzel bir taban halisi alir. Hali o yillarda çok kiymetli ve pahali, yangin gecesi ailemiz ablami beni ve kardesimi o bir yil önce aldigimiz hali ile beraber Seki Hamami yaninda oturan Saniye Halama gönderdiler. Yangin aklima gelince hep bu hali aklima gelir.
Cici Kuruyemis Ibrahim Cicibiyik o yillarda babasi Mustafa amcayla manifaturacidir. Onlarin dükkâni da yanar. Esimin teyzesi olan Fadim teyze “Yangin Mustafa’nin mabadindan (arkasindan) çikmis” diye günlerce aglamis inlemis.
Biz çocuklara gün dogmustu. Yangini takip eden günlerde yanik-yikik o alanda kesfe çikiyor kendimizce yorumlar yapiyorduk. Yangin felaketi biz çocuklara da bir firsat dogurmustu. Elektrik iletim hatlarimiydi bilmiyorum, yüzlerce binlerce kalin bakir telleri topluyor, katliyor, bakir esya satan dükkânlara satiyor, aldigimiz ganimet parasiyla Eski Sinemalara, Yeni Sinemalara gidiyorduk. Kürdali (Ali Vural) amcamiz ve mahdumlarinin elleriyle yaptigi bol köpüklü, buz gibi Anadolu marka gazozunu kana kana içiyorduk. Bazen zabita ve amcalarin bizi kovaladigi oluyor. Fakat biz çocuklar bes dakika sonra tekrar ortaya çikiyor, büyük bir heyecanla ganimet toplamaya devam ediyorduk.
Tarihinde 7 defa yakilip-yikilan bu kadim sehir, Fatih’in dönme veziri Rum Mehmet Pasa tarafindan son defa tas üstünde tas, bas üstünde bas kalmamacasina yakilip- yikilip yagma edilmisti. Neticesinde, kayit defter tutularak 31 bin Müslüman evi 7 bin Kafir evi ve seyh, vaiz, alim, abid (sofu) Istanbul’ ve bil hassa Balkanlara tehcire- zorunlu göçe tabi tutulmustu. Yani Karaman’li bunlara alisikti…500 yil önce nasil zorunlu olarak topragini terk etmek zorunda kaldiysa, 1964 yilinda da benzer bir uygulama ile bu defa daha uzaklara, Bati Avrupa’lara kadar gitme durumuna düçar olmustu. Karaman’in koyunu sonra çikar oyunu darbimeselinde ki gibi Karaman’li tam 7 defa cehennemi yasamis fakat iradesi ve zekasiyla kendisini yine feraha çikarmasini bilmistir.
Allah Karaman’a, Necip Soylu karamanliya böyle yanginlari yikimlari acilari bir daha yasatmasin dileklerimle saygilar sunarim.
NOT: Bu yazi 15.10.2014 KMÜ’de yapilan panelden önce kaleme alinmistir.
 
YORUM EKLE

banner284