Prof. Dr. Mehmet Karatas toplantida yapmis oldugu konusmada üniversitelerin bilim üreten, arastirma yapan ve hür fikrin ortam buldugu mekânlar oldugunu dile getirerek, “Üniversite, bilimi ve teknolojiyi üretmek yerine sadece bu bilgiyi aktarmakla yetiniyorsa adi ile bagdasmiyor demektir. Bir toplumda üniversite, bilimi ve teknolojiyi üretmek islevini yapmazsa ya da yapamazsa ‘universal’ olma özelligini de kaybetmis sayilir.” dedi.
Üniversitelerin dünyanin her yerinde ayni amaci tasiyor olmasi gerektigine dikkat çeken Prof. Dr. Karatas, “Üniversiteler evrensel düsüncenin hüküm sürdügü kurumlar olmalidir. Öyle ki, evrensel hür düsünce üniversitelerde ya islev görür, ya da kendine uygun bir mekân arar. Üniversitelerimiz, yakin çevrelerinin ise alinma ya da benzer fikirde olanlarin kadrolasarak güç kazanimi elde etme araci olarak kullanilmamalidir. Bunun aksine gerçek islevini yapacak formata dönüstürülmeli ve bu amaca uygun yapilandirilmalidir.” seklinde konustu.
“Bir aydin olarak toplumun bizden beklentileri var”
Prof. Dr. Mehmet Karatas, üniversitede akademisyen olarak yapilan bilimsel çalismalarin yani sira sivil toplum kuruluslari ile gerçeklestirilen ortak projeler hakkinda da degerlendirmede bulundu.
Prof. Dr. Karatas, “Bilim tüm sevgi ve yogunlugun kendisinde olmasini ister. Bir baska deyisle ‘Bilim kuma kabul etmez’ diyebiliriz. Fakat öte yandan akademisyen kimligimizin yani sira birey olarak da bu toplumun bir ferdiyiz ve bizi yetistiren topluma karsi sorumluluklarimiz var. Hatta toplumun da bir aydin olarak bizden beklentileri söz konusu. Bu anlamda bizi yetistiren bu topluma geri dönüsümü saglayacak hizmeti götürmek de bizim için bir görevdir.” dedi.
