KMÜ 15 Temmuz Konferans Salonunda düzenlenen ve Davranış Bilimleri Uzmanı Psikolog Yazar Kunter Kurt tarafından verilen söyleşiye Rektör Prof. Dr. Sabri Gökmen, İl Milli Eğitim Müdürü Asım Sultanoğlu, çok sayıda davetli ve öğrenciler katıldı.
“Beyin sabah öğrenir, akşam ise yorumlar”
Söyleşide öğrencilere duygu ve davranışlarının patronu olabilmek için pratik metotlar öneren ve sahnede çeşitli uygulamalar yaptıran Uzman Kurt, “Ders çalışırken erken uyuyup erken uyanmaya özen gösterin. Çünkü sabahın bir saati, akşamın dört saatine bedeldir. Beyin sabah öğrenir, akşam ise yorumlar. Ders çalışırken vücudunuzu öne doğru eğmeyin, sadece başınız hareket etsin. Eğer öne doğru eğilirseniz dikkat ve konsantrasyon dağılır. Ayrıca sağ eli doksan saniye sıkmak öğrenmeyi, sol eli doksan saniye sıkmak ise hatırlamayı kolaylaştırır.” dedi.
“Beyninizin ön lobunu çalıştırın”
Beynin ön lobunun çalıştırılmasını tavsiye eden Yazar Kurt, “İşin içinden çıkamadığımızda elimizi alnımıza götürüp kaşırız, işte o ön lobu çalıştırma hareketidir. Ön lob konsantrasyon, plan yapma ve problem çözme merkezidir. Büyüklerin elini öptükten sonra da o eli ön loba koyarız, secdeye varınca da ön lobumuzu yere yapıştırırız. Ellerinizi kilitlediğinizde sağ baş parmak mı üstte, sol baş parmak mı? Sağ baş parmağı üstte olanlar biraz daha duygusaldırlar. Sol baş parmağı üstte olanlar ise daha detaycıdır, tepeden tırnağa her ayrıntıya dikkat ederler.” dedi.
“Erkek, yönetici düşünceyi; kadın ise yapıcı düşünceyi kullanır”
Kadın ve erkek arasındaki farklara da değinen Kurt, şunları söyledi: “Erkek, yönetici düşünceyi kullanır; kadın, yapıcı düşünceyi kullanır. Takım olduklarında her şeyi yönetecek güce sahiplerdir. Kadınların önceliği psikolojik ihtiyaçlardır. Sevgi ve şefkat, ilgi ve destek, güvenlik ve korunma, iletişim, takdir edilip onurlandırılma, maddi güven ve çocukların büyütülme aşamalarında sorumluluk paylaşımı. Erkeklerin psikolojik ihtiyaçlarında ilk sırada bağımsızlık ihtiyacı vardır. Ardından kendine güven, cinsel mutluluk, saygı görme, mücadele, adalet ve maddi bağımsızlık gelir. Karşı cinsler birbirine ihtiyacı olan şeyleri vermekten kaçınmamalı.”
“Organ Diliyle Konuşmayın”
“Beni kanser edeceksin, kalbimi kırdın, sana gençliğimi verdim, bu durum tüylerimi ürpertiyor gibi benzeri laflar organları biyolojik anlamda yorar” diyen Psikolog Kurt, “Sizden olmayan bir şeyi bilinçaltınız fark ettiği anda direnciniz düşer. Doğru olmayan bilgileri organlarınız reddeder. Organ dilini kullanmaya başladığınız anda beyin o cümleyle ilgili organlarınıza kötü mesajlar gönderir. En çok organ dilini kullanan da kadınlardır. O yüzden ağrıları hiç bitmez. Bu dili terk eden insanlar sağlıklarına kavuşurlar.” dedi.
“DNA’larımız yenilmek için yaratılmadı”
Söyleşinin sonunda tavsiyelerde bulunan Kurt, “Hayatınızda kördüğüm olan zamanlar illa ki olur. Böyle zamanlarda öğretmenlerinize ya da bir uzmana danışın. Her şey çözülecek kadar basittir. Zorluklar karşısında esnek olun, ne kendinizi ne de karşı tarafı zorlayın. Her problemin bir çözümü mutlaka vardır. Sakın pes etmeyin. Her şey bizim kontrolümüz altındadır. DNA’larımız yenilmek için yaratılmadı.” diyerek sözlerine son verdi.
Söyleşi çiçek ve hediye takdimi ile sona erdi.