GARAMAN GARAMAN İLLERE YARAN BANA YARAMAN (4)

Merkezden girişimci ve sanayici yıllar içinde nicelik olarak gerilemiş. Fakat sanayimiz çevreden girişimci ve sanayicilerin katkılarıyla iyi bir noktada.

Karaman merkezde otelcisi, özel hastanecisi, otobüs firmacısı, düğün saloncusu, konfeksiyoncusu, perdecisi, marketçisi, pastanecisi, simitçisi, lokantacısı, dürümcüsü, çevre ilçe ve illerden. İhtiyacı, boşluğu görmüşler ve doldurmuşlar. İyi de yapmışlar.

1940’lı yıllarda 95. Binicilik Okulu ve Süvari Alayı’nın subayları Karaman’da kaldıkları birkaç yıl içerisinde şehir eşrafının köklü asil kızları ile pek çok evlilikler gerçekleştirmiş. Günümüz ve şehrin gençliği ise 2000’li yıllardan itibaren cezbeye tutulmuş gibi dışarıdan evlenme modasına kapılmışlardır.

Aklım erdi ereli söylenir duyarım: Karamanlı yabancıyı sever, yabancılarda Karaman’ı diye. Doğrudur. Çünkü toprağımız bereketlidir, zengindir, insanımızın sinesi geniştir. Misafirperverdir. Ucuz, rahat ve huzurlu olması sebebiyle gelip yerleşen memur aileleri azımsanmayacak düzeydedir. Bu şehirde yaşamak için gelenler gidenlerden daha çok neden buluyor.

Günümüzde yabancı uyruklular için bile bir büyük kapı olmaya devam ediyor. Ee… Ağa kapısı büyük olur, küçülmez derler. Gelenler şehre sığmışlardır.

Sonuç olarak:

Önceki bölümlerde dediğimiz gibi: Mustafa Kemal’in Ataları Makedonyaları vatan bellemişler.

Osmanlı, Karamanoğulları beyliğinin 31 bin Yörük-Türkmen Müslüman evini kayıt tutarak İstanbul ve Balkanlara Evladı Fatihanlar olarak göndermiş.

Yunus Emre başka merkezlerle anılır olmuş. Yeni adresine taşınmış.

Mevlana’yı törenle Konya’ya uğurlamışız.

Karamanoğlu Mehmetbey’in Fermanı ortada kalmış.

Rauf Denktaş’a dönüp bakmamışız bile.

Gündoğdu Duran şehrine yabancı yaşlanmış.

Ekrem Güyer, daha Yaşar Özel yokken en az onun tadında şarkılar okumuş radyolarda, haberimiz bile yokken. Karaman’da dünyaya gelmiş. Yabanda el sallamış dünyaya.

Doktorumuz, akademisyenimiz, futbolcumuz bulundukları gurbette ünlenmişler.

Şehrin önemli aileleri bir fırsatını bulup kendilerini İstanbul’a atmış.

Şehrin işsiz insanı çarşı yangınzedesi yol bilmeden, dil bilmeden Avrupa’nın zengin ve müreffeh ülkelerinin yolunu tutmuşlardır.

Şehre, şehrine sığamamışlardır.

Hakan Toksöz haklıymış.

Kadim evladını bağrında barındıramayan Karaman bugün müflis milyarder durumundadır. Onu toprağına çekecek alt yapısı, yatırımları yetersizdir. Ona sahip çıkacak ve yüceltecek bir büyük Karamanlılar Platformu bile yok. Bize önce her işin içinde ve başında olacak şehrin geleceğine yön verecek bir abi lazım.

Çok kardeşliyiz. Bu zenginliktir. Dilerim: ordumuz çok, kimsemiz yok noktasına gelmeyiz. Fakat şurası bir gerçek: Karaman yıllardır sermayeden cepten yiyor. Ama unutmayalım ki: Hazıra Hasandağı dayanmaz.

YORUM EKLE

banner284