Başbakan Yardımcısı Bozdağ: "Suç İşleyene Mesleği, Sıfatı, Unvanı, Makamına Göre Ayrım Yapmak Mümkün Değil"

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nin (IKBY) yapmayı planladığı bağımsızlık referandumuna ilişkin, "Bu kararı alan Barzani ateşle oynuyor. Öyle bir ateşle oynuyor ki bu ateşle hem kendini yakacak, hem bu ateşi eline al diyenleri yakacak hem de bu ateşi engellemeyen herkesi yakacak” dedi.

Başbakan Yardımcısı Bozdağ: "Suç İşleyene Mesleği, Sıfatı, Unvanı, Makamına Göre Ayrım Yapmak Mümkün Değil"

Başbakan Yardımcısı Bozdağ, Ulucanlar Cezaevi Müzesi'nde düzenlenen "Uluslararası Kültür Turizm ve Demokrasi Kurultayı Medya Çalıştayı"na katıldı. Programda konuşan Bozdağ, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nin (IKBY) Irak'tan ayrılmayı öngören bağımsızlık referandumuna değildi. Bozdağ, "Irak’ta son günlerde hepimizin yakından takip ettiği bir hadise var. Irak kuzeyindeki bölgesel yönetimin referandum kararı. Bu kararı alan Barzani ateşle oynuyor. Öyle bir ateşle oynuyor ki bu ateşle hem kendini yakacak, hem bu ateşi eline al diyenleri yakacak hem de bu ateşi engellemeyen herkesi yakacak. Bölgeyi yakacak. Evvela orada yaşayan Kürtleri yakacak bu ateş. Ateşle oynuyor resmen. Onun için diyoruz ki buradan bir kez daha aklıselim ile hareket edin. Elinizdeki ateşi bırakın ve o ateşi söndürün. Aklıselimle hareket edin ve bu referandum kararından vazgeçin ve referandumu derhal iptal edin. Bundan başka bir çözüm yoktur bu konuda” dedi.

“Barışa ve güven ortamına atılmış en büyük bombadır”

Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'ndeki referandum kararının bölgedeki huzur, istikra, barışa ve güven ortamına atılmış en büyük bomba olduğunu ifade eden Bozdağ, şunları kaydetti:

“Bombanın tahribatlarının daha fazla olmaması için derhal vazgeçilmelidir. Irak’ın kuzeyinde sadece Kürtler yaşamıyor. Türkmenler var, Araplar var, başka etnik kökenden olanlar var. Farklı inançtan olan insanlar var. Kaldı ki bu referandum kararına siz de biliyorsunuz Kürtlerin tamamı da evet demiyor. Parlamentoda, yerel parlamentoda oylama yapıldı. Vekillerin neredeyse yarısına yakını katılmadı. Katılmış vekillerin de yarısına yakını referanduma hayır dedi. Birkaç tane oyla evet çıktı. Bu ne demektir. Bu çok açık, net bir şekilde bölgede yaşayan Kürtler adına siyaset yapan siyasilerin de büyük bir kısmı bu referanduma karşı çıkıyor. Onlar da olabilecek sonuçları görüyorlar. Türkiye karşı, İran karşı, Suriye karşı, Irak karşı, Birleşmiş Milletler karşı, herkes karşı. Herkesin karşı olduğu bir işi yapmak akıl karı bir iş değildir."

“Türkiye'nin hakkıdır”

Irak’ta olan her şeyin Türkiye’nin doğrudan ulusal güvenliği ile ilgili olduğunu belirten Bozdağ, şöyle devam etti:

“Suriye’de olanlar gibi. Türkiye’deki huzur ve istikrar ortamını tehlikeye atacak her türlü gelişme karşısında Türkiye’nin müteyakkız olması ve gerekli tedbirleri alması Türkiye’nin hakkıdır. Hem uluslararası hukuktan doğan hakkıdır hem de kendi ülkesi için atılması zaruri olan adımları atmak kendi öz vazifesidir. Türkiye bu vazifesini yapacaktır. Ayın 22'sinde toplanacak Milli Güvenlik Kurulu ve arkasından Bakanlar Kurulu, Türkiye’nin bu konudaki nihai adımlarının ne olacağını bütün dünya kamuoyuna ilan edecektir. Ve ondan sonra da bu adımlar gerektiğinde bir bir atılacaktır. Türkiye her türlü oldu bittiye karşı hazırlıklıdır. Bölgede ne tür adım atılacaksa her türlü adıma karşı alternatifli hazırlıkları olan bir ülkedir. Çünkü başka türlü ülkemizin güvenliğini sürekli bir şekilde sağlama imkanımız olmaz. Onun için bizim Kuzey Irak’ta yapılacak bu referandum konusunda görüşlerimizin net olmadığını düşünen birileri varsa bundan daha net düşünce nasıl ifade edilir, onu kendilerinin söylemesi lazım. Çok net söylüyoruz. Bu tehlikeli bir yoldur. Doğru bir gidiş değildir. Barzani ateşle oynuyor. Bu ateş Barzani’yi önce yakar, sonra da başkalarını yakar. Doğru olan bu ateşle oynamaktan vazgeçmektir. Aklıselime teslim olmak ve referandumu iptal etmektir. Biz Türkiye olarak referandumun iptal edilmesini bekliyoruz. Referandum tarihinden önce böyle bir kararı almasının Barzani yönetiminin de hayrına olduğunu buradan bir kez daha ifade etmek isterim. Yoksa tarih tekerrür eder. Hani derler ya ibret alınsaydı tarih tekerrür eder miydi? İbret alınmayınca tarih tekerrür ediyor. İkide bir tekrar tekrar geriye sarıp, yeniden yeniden tekrar ettirmenin kimseye bir faydası yoktur.”

“Türkiye’nin referandum tutumu nettir”

Referandum konusunda gerekli adımların atılacağını ifade eden Bozdağ, “Ben Türkiye’nin bu konudaki tutumunun net olduğunu ve bu netliğin daha ileri adımları gerekirse attıracak bir netlik olduğunu buradan ifade etmek isterim. O adımların ne olduğunu burada konuşmanın bir şeyi yok. Çünkü onlar gerektiğinde devreye girecektir, gerekli yerlerde konuşulacaktır. Ama ülkemizin hassasiyetinin bilinmesi için bir kez de bu kadar medyanın olduğu bir yerde ifade etmek istedim" diye konuştu.

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'na göre herkesin kanun önünde eşit olduğunu söyleyen Bozdağ, şunları aktardı:

“Herhangi biri suç işlediği zaman mesleğine, sıfatına, unvanına, makamına göre suç işleyenler arasında ayrım yapmak mümkün değildir. Anayasal istisnalar mutlaka olabilir ama o da yasaya uygun olabilir. Onun dışında istisna yoktur. Bir yerde karakola bomba kondu. Bombayı koyan teröristse, ona hemen adli işlem yapılıyor. Mesleği gazeteci olan birisi bunu yaptıysa ona işlem yapmayacak mıyız? Yapmazsak eşitlik ilkesi nereye gider. O zaman suç işlemek konusunda kanun önünde eşitlik ilkesini bizim hayata geçirmemiz ve bunu uygulamamız hukuk devletinin gereğidir. Hiçbir gruba, sınıfa ayrıcalık ve imtiyaz tanınamaz. Türkiye Cumhuriyeti cezaevlerinde sadece yazı yazdığı veya bir haber yayınladığı nedeniyle, gazetecilik yaptığı nedeniyle soruşturulan kimse yoktur. Bazı uluslararası dernekler, örgütler isimler sayıyor. Ben de biliyorum. Adalet Bakanlığı döneminde de bu isimler üzerinde duruldu, hatta bir örgüt geldi, oturduk konuştuk. İsimleri benim önüme koydular. Ben de o isimler hakkında suçlarını anlattım. Mahkeme karar vermiş. Mahkeme karar veriyor, ona inanmıyor. Dosyada deliller var, ona inanmıyor. Somut belgeler var, ona inanmıyor. Biz nasıl inandıracağız.”

Türkiye’yi karalama operasyonlarının olduğunu söyleyen Bozdağ, “Türkiye aleyhinde terör örgütleri PKK, FETÖ ve diğer terör örgütlerinin dışarıda uluslararası basında ve ülke yönetimleri nezdinde çok ciddi bir karalama operasyonu var. Her gelen kirli bilgiye hemen inanılıyor. Türkiye’nin aleyhine olan her ihbara, her habere, her bilgiyi soruşturmadan doğru kabul etmeye hazır bir yapı ile de karşı karşıyayız. Bu yakışmaz, doğru da değildir. Bizim ile ilgili bir şey söylendiğinde buna dair bir teyit mutlaka alın. Yaptığım görüşmelerde muhataplarımın önüne resmi belge koyuyorum, ona bile itibar etmiyorlar. Bu tür algı operasyonlarına meydan ve izin verilmemeli. Türkiye’ye karşı yanlı değil, adil ve objektif olunmalıdır” diye konuştu.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner284