İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekan Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Murat Öz’ün açılış konuşmasıyla başlayan program Rekabet Kurumu Başkanı Prof. Dr. Ömer Torlak’ın konferansı ile devam etti.

Prof. Dr. Torlak, dünyanın en önemli kaynağının artık bilgi olduğuna vurgu yaparak şunları söyledi: “Dijitalleşen bir dünyada yaşıyoruz. İnsan zihniyetinin üretmiş olduğu nesneler hayatımıza yön verebiliyor. Artık big dataları konuşuyoruz. Pazar, piyasa ve ekonomi de bu anlamda değişiyor. Sınırsız bir şekilde hem biz hem ürünler yer değiştiriyor. Bunun sonucunda da rekabet ortaya çıkıyor.”

“İnovasyon, yeni bir fikrin kâra dönüştürülmesidir." diyen Prof. Dr. Torlak, konuşmasına şöyle devam etti: "İnovasyon tüketici lehine olursa sorun yok; fakat kurumların rekabetini önlüyor ve girişimcinin pazara girmesini engelliyorsa sorun vardır. Piyasa ise alıcıların ve satılıcıların buluşması, değişim ilişkisinin ortamıdır. Son dönemde alıcı ve satıcıların fiziken bir araya gelmesi gelmiyor. Dürüst ve adaletli değişimin önünde piyasadaki aksaklıklar söz konusu. Bunlar; piyasa ve rekabet şartlarının değişimi, alıcı ya da satıcının pazar gücü, bilgi asimetrisi, firmaların tekel konuma geçme girişimleri ve talep esnekliğidir. Rekabeti yanlış anlamak yani ‘işletmelerin tek sorumluluğu kârlarını maksimize etmek’ anlayışı piyasaları bu noktaya getirmiştir.”

“Rekabet etmek doğru şekilde yapıldığında güzel bir şey.” diyen Prof. Dr. Torlak, geçmiş dönemlerde İslam'ın pazar ve rekabete bakış açısında sadece yazılı kural ve yasaklamaların değil, ahiret hayatının kaybedilmesi inancının da önemli olduğunu ifade etti. Ahilik oluşumuna de dikkat çeken Prof. Dr. Torlak, "Toplum hayatına bütüncül bir bakış açısıyla yaklaşan ahilik, piyasayı amaç değil, araç olarak görür. Ahilikte mevcut olan bütüncül yaklaşımı bugüne uyarlamalıyız.” diyerek sözlerine son verdi.

Konferansın devamında söz alan Rekabet Uzmanı İbrahim Hilmi Koçak ise 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun, Rekabet Kurumu, Rekabet Kurumunun işleyişi ve teşkilatlanması hakkında bilgiler aktardı.

Uzm. Koçak, “Rekabet; düşük fiyat, yüksek kalite, seçim özgürlüğü, girişim özgürlüğü, teknolojik gelişme, toplumsal refahta gelişme gibi pek çok konu için korunmalıdır. Bu bağlamda Rekabet Kanunu da rekabeti sınırlayıcı anlaşma, uyumlu eylem ve kararlar, hâkim durum yaratan veya güçlendiren birleşme ve devralmalar, hâkim durumun kötüye kullanılması gibi konuları düzenler.” dedi. Konferans soruların cevaplandırılmasının ardından plaket takdimi ile sona erdi.