Karaman’daki Maden Faciasina Zonguldak’tan Öneri

Bülent Ecevit Üniversitesi Geomatik Bölümü Baskani Prof.Dr. Senol Hakan Kutoglu, Ermenek’te meydana gelen maden faciasina 12 yil önce Quecreek bölgesinde yasanan örnegi verdi. Kutoglu, “Kaliteli harita varsa düsey dogrultuda sondajla çalisma yapilabilir” dedi.

Karaman’daki Maden Faciasina Zonguldak’tan Öneri

28 Ekim 2014 günü Karaman Ermenek’te meydana gelen su baskini sonrasi mahsur kalan 18 isçi için 8 gündür arama kurtarma çalismalari sürüyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakani Taner Yildiz’in, “Içeride su ile çamurun çikarilmasi için bize bilimsel görüs sunabilecek kimse varsa görüslerine açigiz” açiklamalari üzerine Bülent Ecevit Üniversitesi’nden yanit geldi.
BEÜ Geomatik Bölümü Baskani Prof.Dr. Senol Hakan Kutoglu, 2002 yilinda Quecreek bölgesindeki maden ocaginda yasanan olayi hatirlatti. Kutoglu, Quecreek’deki olayi söyle aktardi:
“2002 yilinda ABD’de, Pensilvanya’nin Florida’da Quecreek isimli bir bölgedeki maden ocaginda buna benzer bir olay yasanmisti. Bu maden ocagindaki kazi sirasinda yanlislikla eski bir maden ocaginin galerilerine giriyorlar isçiler ve eski galeride biriken sular maden ocagina doluyor. 9 isçi bu maden ocaginda mahsur kaliyor. Karaman’dakine benzer sekilde su baskini bakimindan benzer diyorum. Galeriden yatay bir kurtarma çok uzun sürecegi için orada kurtarma olayi düsey yönde gerçeklestirme karari aliyorlar. Eski maden ocaginin haritalarini, sürülen maden ocaginin haritalarini degerlendiriyorlar. Yer yüzeyinde bu maden isçilerinin bulunabilecegi yerin konumu, uydu konumlama sistemleri vasitasiyla yeryüzünde isaretleniyor. Buradan bir kazi ile kuyu açiliyor. Önce mahsur kalan madencilere temiz hava saglaniyor sonra hemen yani basindan açilan daha genis bir kuyu ile de dokuz madenciyi kurtarmak mümkün oluyor.”
“DÜSEY KURTARMANIN AVANTAJI HIZLI OLMASI”
Sili’de mahsur kalan isçilerin de 700 metre derinlikten benzer bir çalisma ile kurtarildigini hatirlatan Hakan Kutoglu, “Buna benzer bir olay da göçük nedeniyle Sili’de meydana gelen kazada mahsur kalan isçiler 700 metre derinlikten benzer bir çalisma ile yer altindan kurtarildi. Düsey kurtarmanin avantaji su, çok daha hizli bir sekilde ulasmak mümkün oluyor. Çünkü kapanmis bölgeyi by-pass ederek geçerek kurtarma yapabiliyorsunuz. Ama tabi bunun yapilabilmesi için gerek yer altindaki maden ocaginin, gerekse de yer yüzeyinin ayni koordinat sisteminde tanimlanmis yüksek dogrultulu bir haritasina ihtiyaciniz var” dedi.
“KALITELI BIR HARITA VARSA OLUR”
Maden ocagi için hazirlanmis kaliteli bir harita ile yeryüzünden sondaj yapilarak çalisma yapilabilecegini ifade eden Kutoglu, sözlerine söyle devam etti:
“Kaliteli bir haritaya ihtiyaciniz var. Eger bu sekilde kaliteli bir haritaniz yoksa bu sefer yukaridan yapilacak kazida maden ocaginin içerisine girebilmeniz mümkün olmaz. Türkiye’de de maalesef maden ocaklarinda haritacilik çalismalarina yeterince özen gösterilmedigini görüyoruz. Bundan 30-40 yil önce gerçekten isin ehli kisiler o meslegin mensubu kisiler tarafindan yapilan çok kaliteli haritalara rastliyoruz."
Kâr odakli çalismalar nedeniyle vazgeçilen, taviz verilen konulardan birinin de maden ocaklarinin iyi bir sekilde haritalandirilmasi oldugunu anlatan Kutoglu, sunlari söyledi: "Maden ocaginin altinda bulundugu yüzeyin detayli bir sekilde haritalandirilmasi ödün verilen konulardan bir tanesi. Bu haritalar genellikle ülkemizde özellikle özel sektörde son derece kaba bir çalismayla gerçeklestiriliyor ve bu haritalari yapan kisiler de bu meslegin mensubu olmayan kisiler tarafindan uygun olmayan metotlarla gerçeklestirilmektedir. Karaman’daki olayda da acaba böyle bir kapsamli bir harita var mi yok mu bilemiyorum. Eger böyle bir harita söz konusu degilse yani yer yüzeyiyle bütünlesik bir harita söz konusu degilse, burada düsey yönde açilacak bir kuyuyla maden ocaginin içine ulasmak mümkün olmayabilir. Ama böyle bir harita varsa yüzeyde galerilerin izleri yerleri isaretlenerek buradan açilacak uygun sayidaki kuyuyla galeri içerisine inerek oraya baska mühendislik çalismalarindakine benzer bir sekilde bir yandan sivi akitilip çamurun konsantrasyonu düsürülebilir. Diger kuyulardan da bu konsantrasyonu düsürülmüs çamur, baska pompalarla da yüzeye çekilerek çamurdan kurtulmak mümkün olabilir. Ama oradaki sartlari buradan bilemiyoruz. Oradaki sartlari orada çalismalari gerçeklestiren insandir. Bu konuyu degerlendireceklerdir.”
“MADEN, KARANLIK BIR ODA”
Madeni karanlik bir odaya benzeten Geomatik Bölümü Baskani Prof. Dr. Hakan Kutoglu, maden ocaklarinda haritanin önemine degindi. Eski ocaklarin haritalarinin da isletilen ocagin haritasina eklenmesi gerektigini söyleyen Kutoglu, sunlari söyledi:
“Maden içerisinde galeriyi sürerken veya damar içerisinde çalisirken siz adeta bir karanlik odada gibisiniz. Etrafinizda ne var ne yok bilemiyorsunuz. Bunu ancak ilerledikten sonra bir faya mi rastlarsiniz veya kapanmis bir ocaga mi rastlarsiniz. Su barajina mi rastlarsiniz. Veya bir haritaniz yoksa baska bir açilmis kuyuya mi rastlarsiniz. Bunu bilemezsiniz. Bunu bilebilmenizin tek bir yolu var. O bölgenin o çevrenin haritasinin yapilmasi gerek yer yüzeyinin gerek maden ocaginin haritasinin olmasi ve varsa eski çalismalara ait haritalarin da bu maden haritasina islenmesi gerekiyor.”
“HARITALAR, MADENCILERIN ELI, KOLU AYAGI OLMUSTUR”
19. yüzyilin sonu ile 20. yüzyilin baslarinda hazirlanan maden haritalarinin madencilere büyük kolayliklar sagladigini hatirlatan Hakan Kutoglu, “Geçmisten beri madenciligin modern yogun olarak çalisildigi 19. Yüzyilin sonlarindan 20. Yüzyilin baslarindan beri maden haritalari madencilerin eli, kolu, ayagi olmustur. Ama tabi bu da çok özveriyle gerçeklestirilen bir çalisma. Çok titiz yürütülmesi gereken bir çalisma. Tabi bu da önemli harcamalar önemli masraflar gerektiren bir çalismadir. Geçmiste madencilik yogun devlet destegi ile yapildigi için bu çalismalara gereken harcamalar yapiliyordu. Ama son dönemde maalesef özel maden ocaklarinda yeterli egitime sahip olmayan kisilerle ya da o meslegin egitimini almamis baska disiplinden insanlar tarafindan egreti bir sekilde yürütülmeye çalisiliyor. Bunun sonucunda ortaya kalitesi düsük, dogrulugu düsük haritalar çikiyor. Böyle olunca tabii hassas bir harita elimizde bulunmuyor. Hassas bir harita elinizde bulunmayinca ya da haritaya göre bir madencilik çalismasi yürütmediginizde tamamen keyfe keder bir sekilde galeri sürüyorsunuz. Bunun sonucunda nereye rastlayacaginiz hiç belli olmuyor."
Haritanin hiç olmamasinin ayri bir problem oldugunu anlatan Kutoglu, sunlari söyledi: "Bir de dogru olmamasi ayri bir problem. Çünkü haritaya baktiginiz zaman kapatilmis bir maden ocagindan 50 metre uzakta oldugunuzu düsünebilirsiniz. Harita size onu söyleyebilir. Ama gerçekte oraya 10 metre yakinsaniz o zaman haritaya güvenerek çalismaya devam edersiniz. Ama aslinda düsündügünüzden çok daha yakin oldugunuzda kazmayi vurdugunuzda ya da makineyi çalistirdiginizda o eski ocagi patlatip orada birikmis sulari islettiginiz yere dolmasina neden olabilirsiniz.”
Öte yandan bir süre önce BEÜ Arif Amirov Konferans Salonu girisine kurulan Maden Haritalari Müzesi'nde 19. yüzyilda hazirlanan haritalar yer aliyor. 19. yüzyilda hazirlanan haritalarin kaliteli olmasi dikkatlerden kaçmadi.
 

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner284