HAFIZIN KULAKLIGI

Hafiz amca simdi rahmetli Mehmet Uysal’a ait (Karaoglan) evde eski adi ile Çibigin alti denilen yerin ikinci katinda otururdu. Kulagi duymadigi için ona sagir Hafizda derler onunla konusurken bagirarak konusurlardi.
Hafiz amca o yillar kalabalik olan köyde manifaturacilik yaparak geçimini saglidan biri olup camilerde fahri olarak imamlik ta yapardi
Köyde bizim eve de çok yakin oturduklarindan ailecek bir birimizi çok iyi tanir ve gece gündüz çokça birlikte olurduk.
Son yillarda bu aile Karaman’a tekrar göçmüs olup çocuklarindan Halil, bugün eski Kervansaray haninin yerinde Ibrala pazari adi ile meslekleri manifaturaciliga devam etmektedir.
O yillar oturduklari eve bitisik olarak en yakin komsulari rahmetli Haci Alilerin Osman, Osman Uysal, esimin babasinin evidir. Yazimizin esas konusu olan Hafizin Kulakligi hikâyesini de rahmetli esim söyle anlatmisti.
Bir gün evimizde anamla birlikte otururken komsumuz Hafizin kizi gelmis ve “Cennet aba anam seni çagiriyor. Acele bize gelecekmissin “deyince anamla birlikte bende vardim. Remziye abla bir yerde yatmis ve acilar içinde kivranirken biryandan da agzina gelen küfürlerle kocasina söyleniyordu.
Anama dönerek “Hay Cennet aba, o eli kolu kirilasica kocam beni dövdü. Hem de su sopa ile demis, sirtini ve bacaklarini açarak morarmis, kararmis sopa yerlerini gösteriyordu.
Anam hemen oradaki bir dibek (Havan) içinde kuru üzümü döverek yaralarina sürmüs ve bezlerle baglamisti. Biz çocuklar da onu seyrediyorduk.
Bu isler bittikten sonra anam. “Kiz Remziye kocana ne yaptin da kizdirdin. Sussuz bir kadini kocasi dövermi? Deyince Remziye abla söyle demisti.
Her zamanki gibi bugünde ögleyin eve geldi ve kendisine yemek hazirlamami söyledi. Aksamda ve sabahta zaten yemek yapip birlikte yiyoruz. Ama ben bu herifin ögleyin de yemek istemesinden biktim. Ögleyin ne olacak biz ufak demek birseler yeyip geçistiriyoruz. Hayir, efendim beyefendi ögleyin de yemek yiyecekmis..
Iste bugünde gelmis yemek istiyordu. Bende bir taraftan yemek yapmaya çalisirken diger taraftan nasil olsa kulagi duymaz diye agzima ne geldiyse ona söyleniyordum ki sirtima ve bacaklarima bu sopalar inmeye basladi..
Bir taraftan bana vururken diger taraftan da “Demek her gün bana bu sekilde küfürler ediyordun oro… diyerek elindeki sopayla acimadan vuruyordu..
Remziye abla devamla. “Dün Karaman’a gitmisti. Meger oradan kulagina kulaklik almis ve benim söylediklerimin hepsini de bugün duyuyormus demisti.
Oradan ayrilip evimize dönerken ben artik gülmekten kendimi tutamiyordum demisti.
Allah rahmetini onlardan esirgemesin.
 
 
YORUM EKLE

banner284