KARAMAN YANGINI

Sehrin ticari açidan can damari olan önemli bir çarsisi kül oldu. Bugünkü Atatürk Parkindan Attariye Camii’ne kadar olan bölgede Külahçilar Camii ile birlikte birçok dükkân, bir otel ve o zamanki Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Karaman Ilçe Binasi yandi.

Yanginin Külahçilar Camii’nin hemen yani basinda bulunan Ermenekli Ahmet Usta adli bir terzinin dükkânindan çiktigi söylendi. Ancak yangindan birkaç gün sonra Terzi Ibrahim Tas adinda birinin yangina sebebiyet verdigi gerekçesiyle tutuklandigi bazi gazetelerde yer aldi. Dolayisiyla yangina kimin sebep oldugu tam olarak anlasilamadi.

Anlasilamayan bir sey daha vardi ki o da yanginin sebebiydi. Bazilarina göre bu felaket, terzi dükkâninda kullanilan bir ütüden çikmisti. Ancak bu ütünün elektrikli mi yoksa kömürlü mü oldugu net olarak ortaya konulamadi. Hatta bazilari yanginin terzi dükkâninin soba bacasinin tutusmasiyla çiktigini söylerken bazilari da borcunu ödemekte güçlük çeken bir esnafin dükkânini kasitli olarak yaktigini iddia etti. Sonuçta yanginin sebebi de tam olarak tespit edilemedi.

Yanginin çikis saati de tam bir muamma idi. Bazilarina göre gece on ya da on birde, bazilarina göre on iki veya birde, bazilarina göre de gece saat bir ya da iki de çikmisti.

Yanginin ne zaman söndürüldügü de yine tam belli olmayan hususlardan biri olarak kaldi. Çünkü bazilarina göre sekiz saatte bazilarina göre on iki saatte söndürülürken bazilarina göre de olaydan birkaç gün sonra dükkânlar hâlâ için için yaniyordu.

Yanan dükkânlarin sayisi da net olarak tespit edilemedi. Yetmisle iki yüz arasinda birçok rakam söylenip durdu.

Maddi hasar konusunda da net bir sey ortaya konulamadi. Bir milyon liradan baslayip on iki milyon liraya kadar çikan pek çok rakam telaffuz edildi.

Yangin konusunda net bilgiler olmamasinin sebebi itfaiye ve polis gibi resmi kurumlarin tuttugu raporlara bugün tarihçilerin henüz ulasamamis olmasidir.

Bu kadar bilinmezi olan bu yangin bilindigi kadariyla 19 Eylül 1964 günü Cumartesi’yi Pazar’a baglayan gece bir terzi dükkâninda çikti. Yangini gece bekçileri silahlarini atesleyerek halka duyurmaya çalisti. Ayrica gece geç saatlerde Sehir Kulübünden çikanlar da yangini tanidiklarina haber verdiler. Baska bir ifadeyle halk olaydan birbirini haberdar etti. Özellikle dükkân sahiplerine haber verilmeye çalisildi. Haber alabilenler dükkânlarinin basina kostu. Ama haberi olmayanlar da vardi. Bazi dükkânlar sahipleri yokken bosaltildi. Bazilari da tamamen yandi.

Göge yükselen alevler çevre köylerden bile görüldü. Esnaf ve vatandaslar dükkânlardaki mallari kurtarmaya çalisti. Dükkâni yanmayanlar da yanma tehlikesine karsi dükkânlarini bosaltmak zorunda

kaldi. Kimi traktörle kimi at arabasiyla kimi kendi gücüyle es dost ya da tanidiklarin yardimiyla gecenin karanliginda bir seyler yapmaya çalisti. Kadin erkek, çoluk çocuk, yasli ihtiyar olayi haber alan herkes korkunç bir gece geçirdi. Dualar edildi, Kur’an okundu. Siddetli rüzgâr hem yangin söndürme çalismalarini olumsuz etkiledi hem de yanginin çabuk yayilmasina sebep oldu.

Birçok dükkân tamamen yandi. Bazi dükkânlar bosaltildi. Mallarin büyük bir kismi kayboldu. Özellikle ayakkabi dükkânlarinda mallar birbirine karisti. Ayakkabilarin teki var teki yoktu. Elektrikçi dükkânlarinda çok sayida avize kirildi. Çelik kasalarda ya da çekmecelerde paralar yanarak, kullanilamaz hale geldi.

Bu arada ne yazik ki yagma olaylari yasandi bahçelerden, sokak aralarindan top top kumaslar toplandi. Bazi art niyetli kisiler bu kargasa ortamindan yararlanip maddi menfaat temin etme talihsizligine düstüler. Bu ise tevessül eden bes kisinin tutuklandigi gazetelere yansidi.

Bu büyük yanginda Karaman itfaiyesi yetersiz kaldi. Çevre il ve ilçelerden yardim talep edildi. Eregli, Çumra, Konya hatta Ankara’dan yardima gelen itfaiye araçlari oldu. Uzun ugraslar sonunda yangin söndürüldü. Can kaybi olmadi ancak yaralananlar hatta hastaneye kaldirilanlar oldu.

Konya Valisi, Emniyet Müdürü ve Jandarma Komutani gece yarisi Karaman’a geldiler, çalismalara nezaret edip halka yardimci olmaya çalistilar. Olaydan sonra Imar Iskân Bakani Adalet Bakani, Milli Egitim Bakani, bazi milletvekilleri senatörler ve bazi siyasi parti liderleri de Karaman’a gelip halkla bulustular. Karaman halkina geçmis olsun dileklerini iletip yanlarinda olduklarini söylediler. Yangin zedelere yiyecek yardimi yapilmasi gündeme geldi ancak pek ragbet görmedi. Esnafa faizsiz kredi verildi onu da bir kismi aldi bir kismi almadi. Ayrica bazi esnafa dükkânlarin yapimi için yapi malzemesi yardiminda bulunuldu. Birçok esnaf da devletten yardim talepleri olmadigini ancak kendi dükkânlarinin kendileri tarafindan yaptirilmasina müsaade edilmesini istediler. Bu da o zamanki devlet adamlarinin isine geldi. Sonuçta dükkânlar bir sekilde yeniden yapildi ve eski tarihi çarsinin yerine bugünkü tuhaf yapilasma ortaya çikti.

O günlerde Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Cumhuriyet Senatosu tatildeydi. Daha sonra da Karaman yangini ne meclisin ne senatonun ne de hükümetin gündemine gelmedi ya da getirilmedi. Konuyla ilgili herhangi bir kanun ya da kararname çikarilmadi. Türkiye’nin ekonomisi de o dönemde zaten çok iç açici degildi.

Ancak yangindan sonra Karaman halkina bir pozitif ayrimcilik yapildi. Almanya basta olmak üzere yurtdisina isçi olarak gitmek isteyen askerligini yapmis her Karamanliya hak verildigi gibi öncelik tanindi. Bu maksatla dönemin Is ve Isçi Bulma Kurumu Müdürü Karaman’a geldi. Yurtdisina isçi gönderme isini belediye, dolayisiyla dönemin Belediye Baskani Kemal Kaynas üstlendi. Onun hazirladigi listeler hemen onaylandi ve Karamanlinin yangindan kisa bir süre önce 1961’de Almanya ile Türkiye arasinda yapilan Isgücü Antlasmasi ile aslinda baslamis olan yurtdisi macerasi böylece hizlandi yani ivme kazandi.

Bu yangin olayindan sonra yurtdisindaki Karamanlilarin sayisi gittikçe artti. Türkiye’nin hemen her yerinde oldugu gibi yurtdisindaki Karamanlilar da uzun süre sadece bir döviz makinesi olarak görüldü. Gönderdikleri para o dönemdeki iktidarlarin da isine geldi. Ancak bu paralar ciddi yatirimlara dönüstürülemedi. Insanlar paralarini art niyetli sirket ya da sahislara kaptirdilar. Bu konuda gereken tedbirler alinamadi.

Bütün Türkiye’den gidenler gibi Karamanlilar da yurtdisinda önemli sorunlarla karsilastilar ve bu sorunlar günümüze kadar katlanarak devam etti.

Bu kadar önemli sosyal, kültürel ve ekonomik sonuçlari olan Karaman yangini ile ilgili yapilan arastirmada yukarida da degindigimiz gibi maalesef hiçbir kamu kurum ve kurulusunda tek bir belge dahi bulunamadi. Itfaiye ve polis tarafindan tutulmasi muhtemel raporlarin bile aradan uzun zaman geçtigi için imha edilmis olabilecegi söylendi. Ancak bazi görgü taniklari ve o günlerde yayinlanan gazetelere ulasildi.

Iste bu kaynaklardan elde ettigimiz bilgileri olayin ellinci yili münasebetiyle 15 Ekim 2014 tarihinde Üniversitemiz Saglik Kültür ve Spor Dairesi Konferans Salonunda saat 14.00’te düzenleyecegimiz sergi ve panel vasitasiyla Karaman halkiyla paylasacagimizi duyururken, Allah bir daha ülkemize, milletimize ve Karaman’a bu tür aci olaylar yasatmasin temennisinde bulunuyoruz.

Not: Daha önce 19 Eylül 2014’te yapilacagini yazdigimiz etkinlik katilim problemi yasanir endisesiyle 15 Ekim 2014 tarihine ertelenmistir. 

YORUM EKLE

banner284