MUHARREM İNCE NEREYE KOŞUYOR?

Ülkemizde, Başbakanlık Hükümeti uygulamasının yapıldığı parlamenter sistemden; Cumhurbaşkanlığı Hükümetinin uygulanacağı Türk tipi başkanlık sistemine geçilme aşamasının yaşanıldığı günümüzde, CHP’ de de en büyük karar organı olan Kurultay’dan “teklif sistemine” geçilme çığlıkları atılıyor!

Muharrem İnce, Kemal Kılıçtaroğlu’na “sen onursal başkan ve parti grup başkan vekili ol; ben genel başkan olayım” şeklinde teklifte bulunduğunu TV ekranlarında açıkladı.

Muharrem İnce, sanki çekirdekçide, çekirdekçi ile fındık-fıstık pazarlığı yapıyor!

Muharrem İnce devam ediyor: “Eğer Genel Başkan hayır derse olağanüstü kurultayı parti örgütü çözer.”

Muharrem İnce, hem teklifte bulunuyor hem de aba altından sopa gösteriyor.

Muharrem İnce, bu tavrıyla “benim babam, senin babanı döver” diyen bir şımarık çocuk edasını yansıtıyor.

Kemal Kılıçtaroğlu’nun deyişiyle CHP sanki Muharrem İnce’nin arka bahçesi, orada istediği zaman ve istediği gibi oyuncularını da kendisi seçerek, oynayacak!

Muharrem İnce, seçim çalışmalarında bir rüzgâr estirdi, bir heyecan yarattı; ancak ne var ki, hem seçim çalışmaları içerisinde, hem de seçim akşamı, hem de son günlerde parti ile ilgili açıklamalarıyla hiç parti genel başkanlığına uygun davranışlar sergilemedi.

Bundan önceki, son iki yazımda da belirttiğim. 24 Haziran’da yapılan seçimlerde: ne Muharrem İnce başarılı; ne de Kemal Kılıçtaroğlu başarısız.

CHP’liler, HDP ve İYİ Partiye oy verdiler; HDP, MHP ve İYİ partililer de Muharrem İnce’ye oy verdiler. Olan biten bundan ibaret…

Muharrem İnce, seçim çalışmaları sırasında:

Kendinden çok bahsetti…

Cumhurbaşkanını TV kanallarına çok davet etti…

AKP, “Munbiç’e girdik, Kandile Türk Bayrağını dikeceğiz,” şeklindeki açıklamaları karşısında; Muharrem İnce, Afrin operasyonunu gerçekleştiren Korgeneralin apoletlerini sökeceğini söyledi…

AKP, “yabancı devletler ülke olarak kalkınmamızı istemiyorlar, her taraftan devletimize hücum ediyorlar ve devletimizin beka sorunu var,” açıklamalarını yaparken; Muharrem İnce, yabancı devlet misyonlarıyla toplantılar yaptı.

Seçimler öncesi ve seçim çalışmaları sırasında Kemal Kılıçtaroğlu:

Ankara-İstanbul arasında ADALET yürüyüşünü gerçekleştirdi…

%10’luk seçim barajını sıfırladı. Böylece mecliste toplumun tüm kesimlerinin temsil edilmesini sağladı…

Bir araya gelmesi mümkün olmayan partilerin liderleriyle ittifak kurdu…

Cumhurbaşkanı adayı olabileceği halde siyasi rakibini cumhurbaşkanı adayı gösterdi…

Siyasi rakiplerinin seçimlere girebilmeleri için gerekli olan yüz bin imzayı toplamaları yönünde partililerini imza vermeye çağırdı…

İYİ Parti’ye on beş milletvekili vererek, seçimlere katılmasını sağladı…

Anayasa referandumu sırasında, Hayır Cephesi’ni oluşturup, %49 oranında oy alınmasını sağladı…

AKP’nin elindeki en önemli propaganda aracı olan başörtüsü sorununu sessiz sedasız çözdü…

81 il başkanına, Muharrem İnce’nin illerine gelmesi durumunda, her türlü destek ve yardımın yapılması talimatını verdi….

Bunlar, Kemal Kılıçtaroğlu’nun demokrasi inancını ve demokrasiye katkılarını göstermiyor mu?

Ülkede, davullu-zurnalı tek adam rejimine geçilmiş, CHP, hala genel başkan olma istekleriyle çalkalanıyor, çok yazık!

CHP’yi düze çıkaracak yaklaşım: Kemal Kılıçtaroğlu ile Muharrem İnce’yi karşı karşıya getirmek değil; Kemal Kılıçtaroğlu’da bizim, Muharrem İnce’de bizimdir demek olmalıdır, inancındayım.

YORUM EKLE

banner284