Selçuk Üniversitesi (SÜ) Süleyman Demirel Kültür Merkezi'nde (SDKM) düzenlenen toplantiya, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakani Nihat Ergün, Konya Valisi Muammer Erol, ilimiz Valisi Murat Koca, Konya Milletvekilleri Mustafa Kabakci, Hüseyin Üzülmez ve Gülay Samanci, Konya Büyüksehir Belediye Baskani Tahir Akyürek, AK Parti Konya Il Baskani Ahmet Sorgun, rektörler, akademisyenler, ögrenciler ve çok sayida davetli katildi. Karaman Bilim, Sanayi ve Teknoloji Il Müdürlügü tarafindan hazirlanan barkovizyon gösterisinin ardindan konusan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakani Nihat Ergün, Türkiye’nin son 10-11 yil içerisinde kat ettigi mesafenin, bu mesafeyi görmek istemeyenler haricinde, gerçekten herkesin kabul ve takdir ettigi bir mesafe oldugunu söyledi. Bakan Ergün, “Çok mesafe aldik. Bu on yilin muhasebesini çok iyi yapmamiz gerekiyor. Geçtigimiz menzilleri, zorluklari ve asamalari hatirlamamiz gerekiyor. Ancak bu süreçte ne kadar mesafe aldiysak da, her alanda geldigimiz yer orta düzeydir. Geldigimiz nokta bizi tatmin edebilir, hosumuza gidebilir, oh ortalarda bir yerdeyiz diyebiliriz. O zaman vasat bir ülke olursunuz, vasatin altinda bir ülke olursunuz. Toplum olarak da ayni sekilde oluruz. Geldigimiz noktayi önemli buluyoruz ama yeterli bulmuyoruz. Simdi her alanda yeni bir hamle, yeni bir siçrama yapmamiz lazim” dedi.
“DÜNYANIN ZIRVELERINE ÜNIVERSITELERIMIZ SAYESINDE ÇIKACAGIZ”
Birçok alanda yükselebilmemiz için en fazla önem vermemiz gereken alanin egitim, bilim ve teknoloji alani oldugunu belirten Bakan Ergün, “Bu noktada bizim için ön plana çikan konu, üniversite-sanayi isbirligi konusudur. Bu sayede hem üniversitelerimize, hem sanayicilerimize, hem de araci rol oynayan kamu kurumlarimiza çok önemli isler düsmektedir. Üniversite-sanayi isbirliginde yan yana gelinip çay, kahve içilen toplantilardan bahsetmiyorum. Biz daha derinlemesine bir isbirliginden bahsediyoruz. Sanayicinin fakülte yaptirmasindan dolayi, üniversitenin ona fahri doktora ünvani vermesini degil, biz bu isbirliklerinin daha ötesine gitmek istiyoruz. Eger biz dünyanin zirvelerine adaysak, kuskusuz üniversitelerimizle yakin isbirligi içerisinde olarak bunu birlikte basarmaliyiz” ifadelerini kullandi.
“ÜNIVERSITELER TEKNOLOJI OFISI KURMA YARISINA GIRDILER”
Üniversitelerin teknoloji transfer ofisi kurma yarisi içerisine girdigini ifade eden Bakan Ergün, "Her yil 10 üniversiteyle, teknoloji transfer ofislerine 1'er milyon lira hibe veriyoruz. 10 yil boyunca da bu destegi performansina göre devam ettirecegiz. Performansi iyiyse destek alacak. Yeni 'Patent Kanunu' ile üniversitelerimiz ilk defa patent sahibi olabilecek. Yani üniversite gelistirilen teknolojilerin fikri mülkiyet haklari üniversitelere ait olabilecek. Bunlardan elde edilecek gelirin en az yüzde 30’u bulusu bulan akademisyenlere verilmek zorunda olacak" seklinde konustu.
San-Tez (Sanayi Tezleri Programi) projesi basvurularinin Eylül aya sonunu kadar uzatildigini da vurgulayan Ergün, 10 milyonluk arastirma projesi olsa dahi yüzde 75'ini bakanlik olarak karsiladiklarini ve sinir olmadigini da sözlerine ekledi.
“UZAYDA GÜÇLÜ DEGILSENIZ YERYÜZÜNDE DE GÜÇLÜ DEGILSINIZI"
Uydu yapiminda Türkiye’nin çok önemli bir yere geldigini kaydeden Bakan Ergün, “Bundan sonra kendi haberlesme, takim ve gözlem uydularimizi kendimiz yapabilecek imkan ve kabiliyete sahibiz. Simdi, firlatma teknolojileri üzerinde çalisiyoruz. 10 yil içinde Türkiye, hem haberlesme uydularini yapabilen, hem de bunlari baskasi için üreten ve firlatabilen ülkelerden birisi haline gelmis olacak" dedi. Bakan Ergün konusmasini söyle sürdürdü:
“400-500 kilogramlik bir uydu 250 milyon liralik bir fiyata tekabül ediyor. Neden? Çünkü dünya bu tür ürünleri daha çok üretiyor ve satiyor. Geri kalmamamiz gerekiyordu. Uzayda uydusu olanla olmayanin arasindaki fark nedir? Uzayda uydusu olanlarla, olmayanlarin yeryüzünde gücü ayni degil. Uzayda güçlü degilseniz, yeryüzünde de güçlü degilsiniz. Çünkü olaylara yukaridan bakmasini biliyorlar. Dünya'ya yukaridan bakiyorlar. Dünyanin önünü, arkasini ayni zamanda görüyorlar. Dünyanin firsatlarini da, tehditlerini de ayni anda görme sansina sahipler. Dünyanin, röntgen, ultrasonunu çekme imkanina sahipler. Sen dünyanin neresinde ne oldugunu bilmezken, o dünyanin röntgenini, ultrasonunu çekip, nerede petrol, dogal gaz var, kömür var, bunu biliyor. Bu bilgiler onlarin ekonomik ve siyasi kararlarini etkiliyor. Dünya'ya yukaridan bakmasini bilenler daha dogru kararlar alir" diye konustu.
Konusmasinin ardindan SÜ Rektörü Prof. Dr. Hakki Gökbel, Bakan Ergün'e hediye verdi.