TESADÜFÜ OLMAYAN BAŞARI

Bu deyim çok söylenir Başarı Tesadüfü değildir. Belli özverili bir çalışmanın sonucudur. Yüz akımız Karaman ekonomisine olduğu gibi yurt ekonomisine de çok büyük katkısı olan Organize Sanayimizde kurdukları fabrikalarda ürettikleri ürünlerle Karaman'ın adını uluslararası düzeye taşıyan tesadüfi olmayan başarı sergileyen o kadar çok sanayicimiz var ki kuşkusuz hepsi takdire şayan kişiler. Elden geldiğince Karaman'ın Sesi Gazetesinde çeşitli dallarda işlevlerini sürdüren hatta kaybolmaya yüz tutmuş, çağımızda gereksinimi olmayan sanayi dallarını SANAYİMİZİ TANIYALIM programları ile tanıtmaya çalıştım. Örneğin.( Saraç, At arabacılığı, sıcak demircilik, halıcılık, Kalaycılık) gibi. Saraç Sırrı usta, Arabacı Üzeyir usta, Kalaycı Ali Usta, Halıcı Taşkale'li Ferit Yalçın, Tornacı Mehmet ve Şükrü Özküçük. Adı üzerinde Semerciler Sokağındaki semerciler, halı yastıkçılar. Hemen hemen hepsini yakınen tanırım kendi dallarında iz bırakan ustalardı. Ruhları şadaolsun... Amacım bir başarı öyküsüne imza atan kadim dostum Kemal Aslan'dan söz etmekti. Nereden nereye geldim. Kemal Aslan benden yedi yaş küçük hem kadim dostum hem yakın akrabam benim şoförlük ustam. Babası Ömer Aslan Karaman'ın sayılı varlıklı ailelerinden Abit Dayımın Eşi Fatma Hanım halasıdır. Ömer amca Karaman'a kamyonla taşımacılığı ilk getirenlerden sayılırlar. Ömer amcakızlarının yanı sıra oğlu Kemal'i çok severdi. 17 yaşında kamyonda direksiyona oturmuştu. Yaz tatillerinde çalıştırdığım AUSTİN marka kamyon almıştım. Kamyon kullanmayı Köylüm Mustafa Uysal ve Kemal Aslan'dan öğrenmiştim. Kamyonla taşımacılık yapılan dönemlerde Kemal beni yanından hiç ayırmazdı. O günlerin anıları unutulmayacak anılar. Kemal Aslan'da Mehmet Kazık gibi Bisküvi Baba Yılmaz Babaoğlu'nun ekolünde yanmadan, kavrulmadan pişenlerden birisi. Yaklaşık 20 yıl bu ekolde uğraş verdi. Yılmaz Babaoğlu'nun yanında ayrı bir konumu vardı. Kemal atak direksiyonu kuvvetli bir şofördü. Babaoğlu Yılmaz onu yanından hiç ayırmaz bütün yolculuklarını onunla yapardı. Kemal askerliğini yapmış yine şehrin tanınmış ailelerinden Kumpir lakabı ile tanınan Ali Duman'ın kızı Döne ile evlenir 2 oğlu 2 kızı olur. Kemal Bifa'nın da ortak olduğu Kartaş Turizme şoförlüğünü yaptığı otobüste hem hissedar hem şoför olarak çalıştı. Bifa’da her türden araç çoğalmıştı. Yılmaz Bey onu araçların idaresinde görevlendirdi. Oğlu Yükselle Ömer ergenlik çağına gelmiş delikanlı olmuşlardı. Onlara iş olanağı bulmak zorunda idi. Uzun yıllar Bifa'da deneyim kazanmış piyasayı tanımıştı. Önemli olan çocukları idi. Babaoğlundan icazet istedi. Onay aldı. Birikimleri ile Organize Sanayi Bölgesinden arsa satın aldı. MİS GOFRET adı altında imalathane kurdu. Oğullarının özverili uğraşları ile kendi bilgi ve deneyimi ile imalathaneyi tam otomatik çalışan gofret fabrikası haline getirdiler. Bugün fabrika 15000M2 alanda 2500 M2 kapalı alanda mis kokulu gofret üretiliyor. Kemal aslan ortaöğretimi bile okumayan başarılı bir iş adamı olma niteliğini taşıyan ender kişilerden biridir. Oğulları 50’ye yakın çalışanı ile yurt genelinde düzenlenen çay partilerinde MİS GOFRETLE konuk olma başarısını elde ediyor. Yüksel ve Ömer babalarının çizdiği bu yol haritasında emin adımlarla yürüdüğü ticaret hayatlarında güven duyulan insanlar olarak MİS GOFRET FİRMASINI tüketiciler alanında daha ileri aşamalara taşıma çabasında oldukları görülüyor. Hani derler ya çantadan yetişme İşte Kemal aslan öyküsü burada bitmez. 1950-1955 yılları karayolu taşımacılığı Karaman'da Şoför Sarı Cicibıyık, Kemal Aslan, Ömer Aslan'ın yiğeni Mustafa Çolakoğlu, İbralalı Kuru Osman B.Alpelli liderliğinde gerçekleştirilirdi. Onların hayır dediği yere gidilmezdi. Tüm gofret tüketicileri MİS GOFRET'le bütünleşmeleri dileğimiz olur. Konuklarınıza mahcup olmayacağınıza emin olabilirsiniz. Teknolojinin en son yenikleri ile el değmeden üretilen kakaolu, vanilyalı, normal gofret türleri damak tadınızı oluşturacaktır. Kemal fabrikaya iş değil vakit geçirmek için ara sıra uğrar. Binbir emekle kurduğu fabrika emin ellerde olduğuna inancı tamdır. Yüksel ile Ömer kendi ekolünde yetiştirdi. Onlara güveni tam. Kemal Aslan'a sağlıklı uzun ömür dilerken gofret imalatında daha ileri durumlara gelmeleri dileğimiz. Saygıda kusur etmeyen genç iş adamları arasındaki yerlerini sürekli korudukları ataerkil ailenin evlatları oldukları davranışlarından belli oluyor. Kemal Aslan oğulları ile ne kadar övünse azdır sanırım. Pazarlama sıkıntılarının olmadığını, piyasaya mal yetiştirmek için çift vardiya çalışmak zorunda olduklarını söylediler. Çay ve gofret ikramı sohbetlerimizin uzamasına neden oldu. 1952 yılında yaşadığımız olayı anımsayarak gülüşüp veda ettik.
4 kamyon Koçhisar’dan yüklediğimiz tuzu Silifke’ye götürüyorduk. Karaman’dan bol salatalık domates almıştık. Mut ile Sertavul arasındaki ŞİFALI SUDA moda verdik. Yol şimdiki gibi asfalt değildi. Pınarın başında salatalık ve domatesleri tuzsuz yedik. Yola çıkacağız. Şoför muavinleri domatesleri tuzsuz yedik. Kamyonlar tuz yüklü diyen seslenince hepimiz şaşırmıştık. Bu kadar unutanlık olur mu? Oldu işte başarılarının devamı dileğiyle…
YORUM EKLE

banner284