Zira,
Basbakan’a göre çok sey kötü…
Bakalim;
Ana muhalefet,
Yavru muhalefet,
Parlamenter Sistem,
AKP’den istifa eden Milletvekilleri ve Bakanlar,
Yargi,
Yasalar,
Yönetmelikler,
Medya,
Gazeteciler,
Polisler,
Savcilar,
HSYK,
Kaddafi,
Esad,
Israil,
ABD,
Irak,
Suriye,
Iran,
Cemaat,
Dershaneler,
yazabildiklerim bunlar, bunlarin hepsi kötü ve de daha neler neler kötü!
Basbakan, 27.12.2013 günü yaptigi konusmalardan birinde, ögrencilere “dershaneleri boykot etmeleri” çagrisini yapti.
Ülkemizde, sayilari bes bine yaklasan dershaneler, yasal ve ticari kuruluslardir. Dershaneler, kötü ise on bir yildir dershanelerin kötülügü görülemedi mi?
Basbakan, dershanelerin varligindan rahatsiz olmaya baslamissa, bunun çözümü; boykot çagrisi yapmak degil, üniversite giris sinavlarini kaldirirsiniz, böylece dershaneler kendiliginden kapanir.
Çocuklarimizin, yasal kuruluslarin ve adaletin, bir kavganin araci yapilmasini dogru bulmuyorum.
Ben, hiçbir zaman dershanelerden yana olmadim…
Dershanelerin, egitimin üzerinde bir kambur .oldugunu yilarca yazdim, dilimin döndügü kadariyla da anlattim.
Düsünüyorum da,
Gerek yazili gerekse görsel medya, bir hafta veya on gün, Basbakan’i manset yapmasa, TV kanallari ekranlara tasimasa böylece de Basbakan’dan hiç bahsedilmemis olsa, acaba Basbakan nasil bir tavir alir, kimleri kötüler listesine ekler?
Ne dersiniz?