BAŞARININ ENGELLERİ – II

( Atalet Psikolojisi )

Başarı konulu Bir önceki yazımızda Engel’i tanımlamış ve Başarının önündeki engellerden “Öğrenilmiş Çaresizlik” i Yavru Fil deneyi ile özetleyip anlatmaya çalışmıştık. Elbette hakkında kitaplar yazılan konuların özetinin özetini aktarıyoruz. Benzer konuda anlatılan bir başka deney de Köpek Balığı ile küçük balık deneyidir.

Özetlersek; Bilim insanları büyükçe bir havuza köpek balığı yavrusu koyarlar. Aynı havuza sazan büyüklüğünde birkaç küçük balık da koyarlar. Ancak köpek balığı ile diğer balıklar arasına ve havuzun tam ortasına kalınca bir cam bölme yerleştirirler.Küçük balıklar korkup havuzun bir kenarında toplanırlar. Köpek balığı ilk fırsatta diğer balıkları yutmak ister ve saldırır. Her saldırısında aradaki cama çarpıp geri çekilir. Günler geçer acıkan köpek balığı diğerlerini yutmak için saldırmaktan vazgeçer, kendisine atılan yemlerle havuzun yarı alanında yaşamaya devam eder. Cam bölmeye çarpa çarpa engel beynine işlemiş, diğer balıkları yutamayacağına inanmıştır..

Bu durumu gözleyen bilim insanları araya koydukları camı kaldırırlar, küçük balıklar havuzun bir kenarındadırlar. Artık köpek balığı rahatlıkla onları yutabilecektir. Ama köpek balığı yine havuzun ortasına kadar gelip geriye döner. Aradaki cam engel kalkmıştır ancak engel balığın içindedir artık .Köpek balığı da ormandaki fil yavrusu gibi ÇARESİZLİĞİ ÖĞRENMİŞ, öğrendiği gibi yaşamaya başlamıştır. İlk günlerde köpek balığının diğer balıkları yutabileceğine İNANCI vardı ama arada cam olduğu için İMKANI yoktu. İkinci aşamada ise cam kaldırıldığı için İMKANI vardı ama artık İNANCINI kaybetmişti. Benzer durumlar zaman zaman insanlar için de geçerli olmaktadır. İnancımızı asla kaybetmeden, şartları sürekli gözeterek değişen her durumda denemelerimzi sürdürmeliyiz.

Cam Tavan Sendromu olarak tanımlanan bir başka deneyde de; 30 cm yükseklikte bir cam fanus eçerisine çokça pire konulur,fanusun üzeri bir cam ile kapatılır. Fanusun zemini ısıtılır ve ısınan zemindeki pireler yukarı sıçrarlar. Her sıçramada üstteki cama çarpıp düşerler. Bir müdet sonra sıçrayıp cama çarpmadan dönmeye alışırlar. Devamında bilim insanları fanusun üzerindeki camı kaldırıp fanusu alttan tekrar ısıtırlar. Cam olmadığı için pireler kaçabileceklerdir ancak yine 30 cm yukarı sıçrayıp dönerler,daha yükseğe sıçrayarak kaçmayı denemezler.Pireler de Fil ve köpek balığı gibi çaresizliği öğrenmiş sıçrama yüksekliklerini 30cm.ile sınırlandırmışlardır.

Anlatılan deneylerden de hareketle; şartlarımızı sürekli kontrol etmeli, değişen şartlara göre hamleler yaparak çaresizliği unutmalı, başarıya ulaşmalıyız.Her şey bizim elimizdedir. Dış şartlar değişmiyor sai bazen de biz kendimizi değiştirmeliyiz. Öz değerlerimiz dışındaki beğeni ve beklentilerimizi güncellemeliyiz. Bilgisayar ve akıllı telefonlardaki programlar neden sürekli güncelleniyor,hiç düşündünüz mü ? Biz de zaman zaman güncellenmeliyiz...

ATALET PSİKOLOJİSİ: Fizik biliminde Atalet: Eylemsizlik hali demektir. TDK sözlüğünde Atalet: Tembellik, işsizlik, işsiz kalma, işlemezlik olarak tanımlanmaktadır.. Atalet İnsan başarısının önündeki en belirgin ENGEL’lerden birisidir.Her insanın dönem dönem, farklı sıklıklarda yaşadığı bir durumdur atalet psikolojisi. Her evde zaman zaman duyarız “ yapacak O kadar çok iş var ki, bir türlü elim kalkmıyor. Bir türlü başlayamıyorum.Dün başlamıştım,yine bıraktım” vb. Fiziksel olarak bir rahatsızlığınız ve engeliniz olmamasına ve her hangi bir işle uğraşmamanıza rağmen; iş yapmak istemezsiniz. Bu durum doğal olarak yaşam sürecinizde durgunluk ve durağanlıkla kesintilere neden olur.Başarınızı geciktirir veya engeller.Yaşam ivmenizi düşürür.Devam ettikçe,adeta beyninizi uyuşturur.

Sıklıkla olmasa da benim de benzer durumları yaşamışlığım vardır. Öğrenciliğimin sınav dönemlerinde, ertesi gün sınav olacağımı bilmeme rağmen ders çalışmak istemezdim.San ki görünmeyen birisi ellerimi, beynimi bağlamış gibi olurdum. Benzer durumlar devam ederse, arkadaşlarımla bazen de öğretmenlerimle bu durumumu paylaşır önerilerini alırdım. Bu durumdaki sihirli sözcük PAYLAŞMAK tır.

Atalet Psikolojisi’nden kurtulmanın etkili yollarının başında Paylaşmak gelir. Paylaştığınız zaman sorunlarınızı parçalarsınız, onları taşımak yok etmek kolaylaşır. Sevincinizi de paylaşmakla parçalayıp çoğaltırsınız. Paylaşmadığınız zaman gözünüzde ve gönlünüzde büyüttüğünüz sorunun altında ezilecek gibi olursunuz, ezilirsiniz. Tır dorselerinde neden çok sayıda teker olduğunu düşünün. Ağırlık tek noktada toplanıp asfaltı parçalamasın diye bazen onlarca tekere dağıtılır yük. Siz de paylaşarak parçalayın, dağıtın yükünüzü. Taşımak kolay olur.

Öylesi anlarda en çok sevdiğiniz başka bir işe başlayın. Rast gele bir kitap alıp okuyun. Evde veya iş yerinde kapalı mekanlarda iseniz, açık havaya çıkıp yürüyüş yapın, doğayı seyredin. Gördüğünüz her şeyi yorumlamaya çalışın ve beyninizin durgunluğunu harekete geçirin.Gerekiyor sa ilk fırsatta güvendiğiniz bir kişiyle bu durumunuzu paylaşın. Empati yapın.. Beğendiğiniz başarılı insanları düşünün. Var sa Onların yaşam hikayelerini, biyografilerini okuyun. Kesin çözüm için en ideal rehber olarak, Mustafa Kemal Atatürk’ün NUTUK’unu okuyun. Her şartta nasıl başarılı olunacağını Nutuk’da bulabilirsiniz. Çaresizlik içerisinde de çare vardır. ÇARE – SİZLİK! Yani Çare sizdedir..

Atalet Psikolojisi, akıntısı olmayan su birikintisi gibidir. Hareketsiz suyun üzerinde tozlar, zerrecikler,atıklar toplanarak su yüzeyini kaplar,zamanla su görünmez olur. O suyu karıştırırsanız zerrecikler bir yerde toplanmaz,çeperlere dağılır, bazıları tabana çöker, su berraklaşır. Hareketli su pislik tutmaz der büyüklerimiz. Siz de hareketsiz kalmayınız ki, sorunlar altında kaybolmayasınız.Sağlıklı ve Mutlu olasınız. [email protected] / www.antemder.org.tr

https://www.kgrt.net/yazarlar/orhan-yuksel-kimdir-h33523.html

YORUM EKLE

banner284