Geleceğin Öğretmenlerine Öğretmenlik Vizyonu

Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesinde (KMÜ) "Geleceğin Öğretmenlerine Öğretmenlik Vizyon Programı" başlığı altında eğitim semineri düzenlendi.

Geleceğin Öğretmenlerine Öğretmenlik Vizyonu

KMÜ İlim ve Medeniyet Öğrenci Topluluğu, İlim Yayma Cemiyeti Karaman Şubesi ile Eğitim Bilimleri ve Sosyal Araştırmalar Derneği (ERSAD) tarafından düzenlenen programa özellikle Eğitim Fakültesi öğrencilerinin ilgisi yoğun oldu.

Semineri, Eğitimci-Yazar Muhammet Yılmaz, Marmara Üniversitesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Otrar ve Hacettepe Üniversitesi Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aytaç Açıkalın verdi.

Öğrenci Topluluğu Başkanı Muhammet Fatih Topal ve İlim Yayma Cemiyeti Kurucu Üyesi Murat Şen'in açılış konuşmalarının ardından ilk olarak söz alan Eğitimci Muhammet Yılmaz, "Etkili Öğretmenlik Tecrübeleri" konusu hakkında konuştu.

"Öğrencinin zihnine giden yol kalbinden geçer"

Muhammet Yılmaz, "Despot ve sert bir öğretmen olarak öğrencilere tam anlamıyla hitap edemezsiniz; öğrenciler ilgiye ve sevgiye muhtaçtır. Sadece neşeli ve enerjik olarak da bütünüyle sürdürülebilir bir öğretmenlik oluşturamazsınız. En doğrusu otoriter ve aynı zamanda karizmatik bir öğretmen olmak. Otoriter olmak kötü bir şey değildir çünkü bütün güzelliklerin yanında disiplini de sağlamak zorundasınız. Ayrıca artık bilgi çağında yaşamaktayız ve bilgiyi bir kişinin bilmesi doğru değildir. Bir öğretmen olarak sadece ben bilirim, ben anlatırım diyerek öğretmen merkezli bir ders anlatımı gerçekleştiremezsiniz. Günümüzde öğrenciler derslerde aktif olmalılar. Etkinliklerle ve oyunlarla dersleri yürüterek öğrencinin bilgiye kendisinin ulaşmasını sağlamalısınız. Artık öğrenciler, tüm bilgiyi tek düze bir şekilde öğretmenin anlattığı bir ders değil, kendisinin de içinde olduğu bir öğretimden etkileniyor." diyerek yeni nesil öğretmenlerin nasıl olmaları gerektiğini anlattı.

Bugüne ve geleceğe hitap eden etkili bir öğretmen olmak için önerilerde bulunan Yılmaz, "İlk ve en önemli özelliğiniz mesleğinizi seven bir öğretmen olmanızdır, sevmediğiniz müddetçe başarıyı elde edemezsiniz. Öğrenmeye açık olmalısınız. Mezun olup atanmakla iş bitmiyor, aksine süreç yeni başlıyor demektir. Öğrencilerinizi sevin ve iletişim becerilerinizi geliştirin. Çünkü öğrencinin gözünde siz bir öğrenme rehberi olacaksınız. Artık günümüzde bilgiyi bilen sadece siz değilsiniz; öğrenciler de bilgiyi elde ediyor fakat siz öğrencinin bilgi çöplüğünden kurtulup doğru bilgiye ulaşmasını sağlamalısınız. Bunun için de medya okuryazarlığı özelliğinizi sürekli olarak geliştirmelisiniz. Ayrıca lider ve rol model bir öğretmen olmalısınız." dedi.

"Çocukların gelişim dönemlerini dikkate alın"

İkinci konuşmacı, eğitim psikolojisi alanında uzman olan Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Otrar, "Eğitimde Etkili İletişim" konusunu ele alarak eğitim sürecinde dilin kullanımı hakkında bilgi verdi.

İnsan gelişimini gösteren bir videoyla seminerine başlayan Otrar, öğretmenlik mesleğinin özünün dilin kullanımı olduğunu ifade ederek, "İnsanın gelişim süreçlerinde dilin kullanımı değişim gösterir. Çocukların gelişim dönemlerini dikkate alarak onlara hitap etmek zorundasınız ki doğru bir eğitim-öğretim süreci takip edilebilsin. Sadece dilin kelime zenginliği bağlamında değil, gelişim düzeyine uygunluğu anlamında da doğru kullanılması gerekir, aksi takdirde bireye ulaşamazsınız. Ayrıca öğretim sürecinde birden fazla kanala hitap etmek iletişimi daha etkin kılar ve daha çok geri dönüş almanızı sağlar." açıklamasında bulundu.

Otrar, etkili iletişim için öğretmenin taşıması gereken özelliklerden de bahsederek "Çocuğun ihtiyaçlarına ve doğasına ilgi gösteren, empati kurabilen, öğrencinin doğru bildiğini cesurca söylemesini sağlayan, gelişim fırsatlarını iyi değerlendiren, merak duygularını körükleyen, öğrenmeyi öğreten ve hiçbir şey yapmadığı halde bile örnek alındığının farkında olan öğretmenler öğrencilerle doğru ve etkili iletişim kurabilir." dedi.

"Ben sizlere bildiklerimi iletmeye değil, düşündüklerimi paylaşmaya geldim"

Üçüncü ve son konuşmacı Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aytaç Açıkalın ise katılımcılara "Öğretmenin İnsan ve Eğitim Felsefesi" hakkında bilgi verdi. "Ben sizlere bildiklerimi iletmeye değil, düşündüklerimi paylaşmaya geldim." diyen Açıkalın, "Sihirli üç kelime vardır: 'teşekkür ederim, lütfen ve özür dilerim.' Bu kelimeleri kullanmayı alışkanlık haline getirin ki kolay ve doğru bir iletişim kurabilesiniz. Üç zehirli kelime ise, 'zeka, yetenek ve kapasite.' Okullarda bu kelimeleri kullanmamaya özen gösterin, kullandığınız taktirde öğrencinin kapasitesinin sınırlı olduğunu söylemiş olursunuz." şeklinde konuştu.

Plaket takdimi, toplu fotoğraf çekimi ve katılımcılara katılım belgelerinin dağıtımıyla eğitim semineri sona erdi.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner284