KMÜ’de Yunus İklimi Devam Ediyor

Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi (KMÜ) Rektörlüğü tarafından düzenlenen Yunus’un Gönlü Çalab’ın Tahtı adlı programın bu haftaki konuğu Karamanlı Araştırmacı Yazar Yusuf Yıldırım oldu.

KMÜ’de Yunus İklimi Devam Ediyor

Üniversitenin resmi Youtube ve Facebook hesaplarından canlı yayınlanan ve yönlendiriciliğini KMÜ Yunus Emre ve Türkçe Yılı Koordinatörü Muhammet Ali Orak'ın yaptığı programda Karaman ve Yunus Emre’ye ilişkin çalışmalarıyla tanınan Yazar Yusuf Yıldırım “Hayatı ve Tüm Yönleriyle Yunus Emre”konusu üzerine söyleşide bulundu.

“Yunus Emre ile ilgili en eski kayıt Karaman’dadır”

Yunus Emre’nin tarihî kişiliği ve kimliği hakkındaki kargaşanın fırtınalı bir şekilde devam ettiğini belirten Yazar Yıldırım, “Yunus Emre’yi sahiplenen iller onun bereketinden faydalanıyorlar ve bizim bundan yana bir şikâyetimiz yok. Yunus Emre üzerindeki sis perdesinin kaldırılması için birincil kaynaklardan gidilmelidir. Yunus Emre ile ilgili Hacıbektaş Veli Menkıbesi artık bilim adamlarının gündeminden çıktı. Çünkü Yunus Emre şiirlerinde Hacıbektaş Veli’den bahsetmiyor ki Hacıbektaş Veli Vilayetnamesi Yunus Emre’nin ölümünden üç yüz yıl sonra derlenmiş ve yazılmış, dönemin ikincil kaynağıdır. Yunus Emre ile ilgili bilinen en eski birincil kaynak ise 1474 yılında, yani Fatih Sultan Mehmet zamanında düzenlenen vakfiyedir. Osmanlı Anadolu’yu aldığı zaman her yeri karıs karış, arazi arazi kaydediyor. Osmanlı arşivleri ve devlet kayıtlarına göre Yunus Emre hakkında en eski kayıt Karaman’dadır. Vakfiyede Yunus Emre ile ilgili, ‘Larende şehrinde Kirişçi Baba diye meşhur İsmail oğlu Yunus Emre’nin zaviyesinin vakfı’ şeklinde bir başlık yer alır.” dedi.

“Yunus Emre sözlü tarih ve yazılı belgelere göre Karamanlı”

Yazar Yıldırım konuşmasının devamında şunları söyledi: “Birincil kaynaklar arasında Yunus Emre divanları da vardır. Bugün yüze yakın nüsha bulunmaktadır; bunların kırk tanesi müstakil nüsha, diğerleri de mecmualar içerisindedir. Müstakil nüshalar içerisinde en eski nüsha ise Karaman nüshasıdır. Yunus Emre’nin dedeleri Horasan'dan gelerek Karaman’da bir tekke kurmuşlardır. Yunus Emre de I. İbrahim Bey’den arazi satın almıştır. Kısaca sözlü tarih ve yazılı belgelere göre Yunus Emre Karamanlı ve Hacı İsmail Türbesi de bunun açık bir kanıtıdır.”

Yazar Yıldırım Yunus Emre’nin mesleği konusuna da değinerek, “Yunus Emre’nin mesleği ile ilgili birkaç şey geçmektedir. Bunlardan birincisi çiftçi olduğudur. Yunus Emre’nin şiirlerinde kullandığı meyve metaforları içerisinde alıç bulunmamaktadır. Hacıbektaş Veli Vilayetnamesi'ndeki menkıbede yer alan alıç meselesinin Yunus Emre şiirlerine göre aslı yoktur ve buradan çiftçi olmadığı anlaşılmaktadır. Yunus Emre‘nin müftülük yaptığı söylenir ama şiirlerinde kendisi müftüleri eleştirmiştir. Yunus Emre’nin kirişçi olduğu ise kayıtlarda geçmektedir. Kirişçilik uzmanlık gerektiren bir alandır. Yunus’un kirişçi olduğunu üç önemli bilgi doğrultusunda kabul ediyoruz; birincisi vakıf kayıtlarında Yunus Emre Tekkesi, Kirişçi Tekkesi olarak kabul ediliyor, ikincisi kendisi bir şiirinde kendini kirişçi olarak ilan ediyor ve son olarak da Karaman’da Yunus Emre camisinin olduğu yerde kirişçilikle ilgili atölyeler bulunmaktadır.” dedi.

“Yunus Emre bir hazine”

Yazar Yıldırım konuşmasının son bölümünde Yunus Emre’nin bir hazine olduğu ve Karaman’ın her şekilde Yunus Emre’yi sahiplenmesi gerektiğine vurgu yaparak programın düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür etti.

Programda KMÜ Rektörlüğünün himayelerinde kurulan Musiki Topluluğu tarafından da ‘Nuri Cemali Hakkın Visali’, ‘Adı Güzel Kendi Güzel Muhammed’, ‘Derdim Çoktur Hangisine Yanayım’ ve ‘Karaman Kabak Türküsü’ eserleri de icra edildi.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner284