Saadet Partisi Karaman Il Baskani Saban Sahin, “Bir benzetmeyle Mescidi Aksa görüntüsünü güzel oldugunu, Lakin alti oyularak, çökertilerek yok edilmek istendigi gibi Türkiye’de bazi güzel denilebilecek görüntüler olusturmakla beraber alti oyularak çökertilme planlarinin yürütüldügünden” bahsetti .

Saadet Partisi Karaman Il Baskani Saban Sahin yaptigi yazili açiklamada; “Herkesin malumu, Kudüs’te Müslümanlarin ilk kiblesi Mescidi Aksa; Siyonistler tarafindan sözde Süleyman Tapinagini bulmak üzere altinin oyuldugunu hepimiz biliyoruz. Diger taraftan ve oyulmalar sonucunda Mescidi Aksa kontrollü bir biçimde çöküntülerle yok edilmek istenmektedir.

Bir ara, Mescidi Aksa’da çöküntülerin olduguna dair haberler bile yapilmisti. Görüntüde; ihtisamli bir Mescid var, diger taraftan da alti oyularak ve çökertilerek ortadan kaldirma çalismalari yapiliyor.

Türkiye’de görüntüde yeri gelir ihtisamli bir manzarayla bazi isler görebiliriz. Bir benzetmeyle diyebiliriz ki çok güzel bir bina yapiliyor. Içiyle disiyla her seyiyle mükemmel! Insanlar, sadece görüntüye aldaniyor. Aslinda kontrollü bir biçimde uzun vadede borçlandirilma anlaminda alti oyuluyor. Zamani gelince ve olgunlasinca bir anda çöküntüye ugratilacak planlamalar yürütüldügü görülmüyor. Zaten AKP’yle yapilan budur…

Saadet Partisi olarak görüntüde güzel seylerin olmasi için Insanlarin ihtiyaçlarinin karsilanmasi noktasinda iktidari dürtücü adimlar atmaya zorluyoruz. Zorunda kaldiklari ve bazi seyleri kaybetmemek için disarinin izin verdigi kadariyla. Örnegin; Kamuda basörtüsü serbestligi gibi… Aslinda Basörtüsünde bazi yasaklar AKP tarafindan tescillenmis oldu. Yargida ve TSK da basörtüsünü yasaklamasi AKP’nin yeni günahlari arasina girmistir.

Kamudaki basörtüsü serbestligi görüntüsünden prim ve itibar kazanma yolunu kullanilacaktir. Görüntüden kazanilan primlerle; alti oyularak, planli ve kontrollü sekilde çöküntüye ugratilma projesi diye bahsettigimiz, uzun vadeye yayilan projeler gizlenecektir.

Gizlenenlerden bir tanesi; yani alti oyularak çöküntüye ugratma projelerinden bir tanesi de ‘Self Determinasyon’ denilen Ikiz yasalardir.

Kisaca; ülke içerisinde konusulan ana dil disinda bir baska dil konusuluyor ise bunlari konusan azinliklardir, yani halklardir. Halklar kendi kaderlerini tayin ederler, temeline oturan yasalardir. AKP tarafindan ve CHP ninde sartsiz destekledigi 4 Haziran 2003 tarihinde kabul edilen 4867-4868 No’lu yasalardir.

Ilginçtir; “bölünmeye dogru gidiyoruz” ve iktidari ihanetle suçlayan , Sayin Bahçeli döneminde (DSP-MHP-ANAP) ikiz yasalarin yasalasmasi yönünde 15 Agustos 2000 ‘de Bakanlar Kurulunda, komisyona havale edilmesinde imzasi vardir…. Komisyon Baskani olan Kamuran Inan Bey; “bizi bölünmeye dogru götürecegi” bilinen bu ikiz yasalar sümen altinda bekletilmistir, savsaklanmistir. Sonrasinda AKP-CHP tarafindan 4 Haziran 2003 de yasalastirilmistir.

Ikiz yasalari bilmeden yaptigimiz yorumlarin birçogu yanlis olur. Son zamanlarda çikan olaylarin temelinde ikiz yasalar vardir. Gezi Olaylarinin çigrindan çikmasi, dis yönünün olma sebebi, bu ikiz yasalardan destek almalaridir. Abdullah Öcalan’la görüsme sebebi; Terörü bitirmek degil, kisa vadede öyleymis gibi gözükse de, ‘Bak gördünüz mü? AKP terörü nasil bitirdi?’ görüntüsü manzarasi degildir. Bu ikiz yasalardir,… Disarisi; Ikiz yasalar geregi dayatiyor, BDP bu ikiz yasalardan cesaret alarak konusuyor, Iktidarin eli mahkum bir takim sovlarla gizlese de, Terör bitmis olmasi görüntüsü, Maalesef bölünmeye dogru gidiyoruz olmasidir…

Basörtüsü bir inancin geregidir. Ayni inancin geregi sadece görüntü degildir, Vatanin, Milletin bütünlügü için çalismaktir. Görüntü oldu diye Altini oymayla olusan çöküntü projelerini görmemezlikten gelemeyiz. Biz Saadet Partisi Milli Görüs olarak Milletimizin parçasi olan Karamanli kardeslerimizi IKIZ YASALAR’la ne demek istedigimizi anlamaya davet ediyoruz. Soruyoruz IKIZ YASALAR nedir?” ifadesinde bulundu