Konuyla ilgili olarak kendisinden bilgi edindigimiz Talat Duru, “Yillardir sözü edilen Baha Kayserilioglu’ndaki Yunus Emre divani, en sonunda gün yüzüne çikti. Çok kisilerin ilgisini çektigi halde eline geçiremeyen ya da geçse de degerlendiremeyenlerin arasinda bende varim. 1990 yilinda Baha Kayserilioglu’na divani görmemin mümkün olup olmadigini sordum. Oda fotokopilerini getirdi. Bende divanin orijinal yazilarini Türkçeye çevirip Yunus seyhligi baslikli bir kitap dosya ettim. Yazilar Kur'an yazisi ile harekeli idi. Içinde Osmanlica bir yaziya rastlamadim. Ankara da bir matbaaya tavsiye üzerine dosyalari götürüp kitabi hazirlattim. Kitabi elime aldigimda bütün eski yazilar birbirine karismis anlamsiz bir hale geldigini gördüm. Üstündeki yazi ile altindaki Türkçesi birbirine uymuyordu. Benim denemem böylelikle akim kalmisti. Benden sonra çok kisiler niyet ettilerse de divani ele geçiremediler. Böyle olunca da divana karsi ilgi çogaldi. Hal böyleyken kardesimiz Yusuf Yildirim Yunus divanini sessiz sedasiz hazirlamis. Kitabi bende gördüm. DIVANI YUNUS basligini tasiyordu. Her yönüyle fevkalade bir yapit. Kusur bulmak imkânsiz. Bilhassa giris ve kitabi takdim yazilarinda arastirma edebini kaybetmemis. Kendisini candan tebrik eder, bu firsati sunan Karaman Belediyesine de tesekkür ederim” dedi.