Hani bir devletin baska bir devlet tarafindan isgali, bir sehrin bir afet neticesinde agir kayiplarla sarsilmasi veya bir ailenin bir ferdini ebediyen kaybetmesi o memleket veya ailede nasil derin yaralar açar ya, 29 Mart 2014 günü de Türkiye’nin birçok yerinde oldugu gibi Karaman iline bagli Yesildere, Taskale, Kilbasan, Kisecik ve Yollarbasi beldelerinin de köye dönüstürülerek buralardan belediyelerin kaldirilmasi, o derecede bir kayip olusturdu.. Ben bu güne “Kara bir gün” diyorum.
Her gün oldugu gibi o günde yani 29 Mart 2014 sabahi kendilerinden uzakta oldugum memleketim Karaman ve dogdugum belde Yesildere’den günlük olaylari ögrenmek üzere Internette önce Karamanin Sesi Gazetesini tarayarak Karaman haberlerini, sonrada Ibrala.com’da o kötü ve önemli haberi “Yesildere Belediyesi Kapandi 19.06” ibaresini gördügümde içimde bir seyler ciz etti.
Oysaki Devletimiz sosyal bir devlet olarak tanimlandigina göre, devlete bagli bütün hizmet birimlerinin de birer sosyal kurulus anlayisi içinde hizmetlerini sürdürürken bazi beldelere daha önce verilmis bulunan bu kadarcik bir amme hizmeti, bazi gerekçelerle oralarin köye dönüstürülerek ellerinden alinmamaliydi bence. Cumhuriyetin ilanindan bugünlere kadar gelindiginde, devletin ulastigi refah payinda o beldelerin hiç mi katkisi olmadi yani.
Hiçbir siyasi görüs ayirimi yapmadan, hele hele son yillarda partilerimizi söyle bir göz önüne aldigimizda görüyoruz ki, vatandasin halk ve hukuku hiçe sayilarak menfaatleri için yapamayacaklari sey yoktur. Bereket bu milletin birazcik demokrasi tecrübesi oldugundan onlarin düsmanlik tohumu ekme, kamplara bölme ve nefret duygulari asilama hareketlerine gülüp geçiyorlar.
En büyük cahilligin dindeki cahillik oldugu söylenir ki buna cani gönülden inananlardanim. Bütün dinlerde oldugu gibi Islam dininde de tarih boyunca bilhassa buna benzer menfaat kiskirtmasindan (bugün dahi) milyonlarca kisinin kani bos bosuna akitilmaktadir. Allah Türkiye’yi bu yanlis anlayistan esirgesin..
Bütün bunlarda gösteriyor ki millet olarak bizim uyanik olmamiz,gerektiginde siyasi görüsümüzü bir tarafa birakarak kendi menfaatimizi düsünmemiz de gerekiyor ki buda sandik basina gittigimizde, kisir çekisme ile degil, kendimizin ve çocuklarimizin istikbali düsünülerek oy kullanmamizla oluyor..
Küçük yastan beri hayat mücadelesi için gurbetteyim. Ilk gurbet yillarimda çocuk yasta dogdugum yerlerin çok uzaginda, dili, yasam tarzi, örf ve adetleri bize hiç benzemeyen dogu il ve ilçeleriydi.
Bu yabanci yerlerde, çocukluk ruhumun teselli buldugu, kuvvet ve cesaret aldigim seyler ise, oralardaki resmi daireler ve bu dairelerin kapilarinda dalgalanan Türk bayragi ile içindeki Atatürk resimleriydi.
Kuruldugu yillardan beri kendi çapindaki imkânlarla halkina hizmet veren belediyemiz artik yok. Dügünümüzde, dernegimizde yani basimizda olan, parali parasiz, hastalarimizi hastaneye ulastiran, acilarimizda ve sevincimizde bizimle olan belediye yok artik.
Mazisine söyle bir baktigimizda renkli kisilikleriyle reisleri, muhasip ve ya muhasebecileri tahsildarlari ve isçileri, kisacasi bünyesinde çalistirdigi birkaç kisiye ekmek kapisi, bizler içinde ayagimiza getirdikleri hizmetleri olan belediye susturuldu.
Köyde asagi caminin yaninda, sonradan bir yangin neticesinde kaybettigimiz ilkokulda, benden bir sinif ileride olan arkadaslarimdan hemen hemen hayatta olan birkaç kisiden biri olup kendisine daha nice hayirli yillar diledigim, ayni zamanda belediyede uzun yillar hizmeti de olan eski çinarlardan tahsildar Ali, Sayin Ali Özyürek’ten edindigim bilgilere
göre; köyümüzde belediye 1 Haziran 1954 yilinda kurulmus olup, bugüne kadar geçen 60 yil içinde reis olarak görev yapan kisiler ile bunlarin hizmet yili süreleri de söyledir
Kadir KüçükAlpelli 15 yil, Yusuf Talu10 yil, Hüseyin Ünlüer 5 yil, Mustafa Ünlüer 5 yil, Neriman Köse 10 yil, Ibrahim Koçak 10 yil hizmet yapmislardir. Birde tayin olunarak reislik görevinde bulunanlar var ki bunlardan 1960 ihtilalinden sonra o yillar köyde nüfus memuru da olan Hulki Külahçi 2,5 yil,1980 yilindaki ihtilalden sonrada köyümüzden emekli polis memuru Vahit Özirmak’ta 2,5 yil süreli baskanlik yapmislardir.
Önce nahiye müdürünü, sonra nüfus memurlugunu, liseyi, orta ve ilkokulu Jandarma’yi ve en sonunda da belediye’yi yaprak dökümü misali teker teker kaybettik. Asirlik beldemiz köye dönüstürüldü.
Bundan sonra bu resmi dairelerin bayrak direklerinde Türk Bayragi artik dalgalanmadigi gibi, makam odalarindaki Atatürk resimleri de yok oldular.23 Nisan, 19 Mayis ve Cumhuriyet Bayramlari artik kutlanmayacak. Oralarda dogup büyüyen çocuklarimiz, bu çok degerli milli ve ulvi duygulari yasamadan büyüyecekler. Birazcik meraki olanlarda yapay olarak televizyonlardan izleyecekler.
Artik bundan sonra köyümüze gelecek belediye hizmetleri, Karaman Belediyesinin gönderecegi ekipler ile ifa edilecek. Hani bazi özlü ve etkili deyimler vardir. “Uzak akrabadan yanindaki komsu daha iyidir”, “Dökme su ile degirmen dönmez”, “Vaktinde takilamayan tüfegin kulpu kirilsin” ve “Elden gelen ögün olmaz oda vaktinde gelmez” gibi.
Ancak bir Yesildereli olarak su anda Karamanda olup köyümüz için ellerinde hala firsat olan bildigim kisilerde var. Bunlardan biri eski reisimiz Sayin Ibrahim Koçak ve bu seçimde seçerek belediye meclisine gönderdigimiz Sayin Av. Ramazan Eryigit.
O’na Allah daha uzun ömürler versin. Hani Sayin Demirel’in “Kendim için istiyorsam namerdim”diye bir sözü var ya, o misalde oldugu gibi, yukarida adi geçenlerden daha çok köy için isteklerimiz tabii ki olacaktir. Bilhassa iktidarin da yaninda olan eski reisimiz Sayin Ibrahim Koçak, köyde basli olan islerine devam ederken, Ramazan kardesimizde ona yardimci olsun istiyorum.
Tarihi Karaman sehri; Bir zamanlar daha çok, sana bagli olan beldelerinden Yesillere, Taskale, Kisecik, Kilbasan ve Yollarbasi halklarinin nasirli ellerinin, alin teri, göz nuru emegi ile iktisadi hayatina büyük katkilar sagladin.. Simdi ise sira sende. Çünkü buralarin halkini sinene çekerek büyüdün. Insallah o eski günlerin hatirina köye dönüstürdügün o beldeleri unutmaz, hizmetini oralara kadar uzatirsin.
Son yillarda sanayide olan basarini inkâr etmem ama o bosalan köylerdeki tarimi da destekleyecek olursan, sanina layik olan o tarihi kisiligin zirvesine ulasacak, hem kendin ve hem de oralarin san ve serefi daha da yükselecektir. Sana selamlar, sana basarilar.
Not: SOMA da hayatini kaybedenlere rahmet, acili ailelelerine bassagligi dilerim. Milletimizin basi sagolsun