KARAMAN ZIRAAT BANKASI

Bu sehir her ne kadar memleketim olsa da, o güne kadar çocuklugumda köyüm (Ibrala) Yesildere’den gelip burada birkaç günlük akraba misafirligi, yatili bir okula, askerlige ve memur olduktan sonrada görev yerlerime gidip gelirken içinden transit geçtigim bir yerlesim yerinden öteye gitmediginden, sehrin görmedigim birçok semti oldugu gibi, içindeki yerli insanlarini da hemen hemen hiç tanimiyordum.
Ayni zamanda diger sehirlerdeki görevim sirasinda; banka müsterilerinin isi için, birkaç kez bu subenin yetkililerinden Sevket Kazanci ve Hilmi Biyik gibi arkadaslarla telefon görüsmelerimiz disinda, Çumra Subesinden mesai arkadasim Sevket Selek’ten baska hiçbirini de görmedigimden, onlari da sahsen bilmiyordum..
Karaman Subesinde göreve basladigim tarihlerdeki arkadaslarimdan çogunu; yillarin geçmesi ve suandaki yasim itibariyle, tamamini artik hatirlamama elbette imkân yok. Ancak geçen günlerde bir çekmecemde bulunan eski evraklarimi karistirirken; o yillardaki tamami 51 kisi olan personelin tek tek resimleri, bu resimlerin altinda da isim, soyadi ve unvanlarini belirten siyah ve büyükçe bir panoyu gördügümde, önüme koyarak uzun uzun bakarken elem, hüzün duydum. Bogazimda dügümlenen aci duygularla, gözlerim doldu.
Hani: “Yaslilar ölüme daha yakin derler ama, ölüm nüfus kâgidi sormuyor” deyiminde oldugu gibi, bildigim kadari ile artik birçogu aramizda olmayan bu arkadaslarima rahmet, kalanlara da, hayirlisindan sihhat ve afiyet dilemekten baska elimizden maalesef bir seyler de gelmiyor artik.
Bu subede kaldigim 12 yillik bir zaman diliminden sonra oradan ayrilirken; listede olanlardan kiz arkadaslarin soyadlari degistigi gibi, asagi yukari birçok personelin de unvanlari degismis, subeye yeni yeni arkadaslar gelip gitmisler, bazilari da, ya terfiden veya emekli olup subeden ayrilmislardi.
Maksadim halen hayatta olup o günlerde görev yapan arkadaslarima, o günleri tekrar hatirlatmak, rahmetli olanlari hem anmak ve hem de ruhlarina birer Fatiha göndermek amaci ile o panoda gösterilen personeli, aynen asagiya aldim. Insallah makbule geçer.
Idareciler: MüdürM.Tevfik Acar, Muhasebeci Keramettin Tufan (O yillar müdür yardimcisi henüz yoktu).
Amir,sef ve sef vekilleri: Amir Hilmi Biyik, Sef Sevket Kazanci, Sef Vekilleri Tevfik Demir,Vildan Kazanci.
Sef muavinleri: Nurettin Tartan, Nuri Yildirim, Sevket Selek, Osman Isik, Rifki Misirlioglu, Huriye Diler, Nuray Kalayci.
Vezneciler: Habib Sekerci, Hüseyin Ceran, Yasar Nigiz, Nevzat Serin.
Memurlar. Mehmet Mete, Nazmi Özkaya, H.NizamÖzkaraman, Sükran Akgül, Hatice Aydin, Ayse Parmaksiz, Süheyla Topoglu, Fatma Mutlucan, Emine Mutlucan, Büsra Dogan, Emel Arisoy, Fadim Yalçiner, Arife Daghanlar, Fahriye Atçeken, Abide Gökgül, Hatice Özgür.
Daktilograflar:M.Günay Acar, L.Senay Acar, Ayda Ölmez, Semra Isik, Alaaddin Sungar.
Takip memurlari: Avni Çini, Hayri Yigit, Izzet Serin, Ahmet Karagüney.
Müezzi: Hasan Yilmaz
Soför: Rifat Yüksel
Hizmetliler: Yusuf Yigit, AlaaddinYavuzarslan, Mehmet Biçer, Mustafa Eryigit, Mehmet Yilmaz.
Ziraatci: Mustafa Akgül.
Avukat YücelAtalayer.
Yukarda da belirttigim gibi, bu gün çogu Allahin rahmetine kavusmus bulunan bu arkadaslarimdan buranin yerlisi ve ayni zamanda bankada uzun yillar görevli olmalari sebebi ile hem o yillardaki bankanin müsterilerini ve hem de sehrin bilmedigim semtlerini ögrendigim gibi, sehrin ileri gelenlerini de, onlarin sayesinde tanimis oldum.
Bilhassa bankanin en önemli servislerinden biri olan zirai krediler sefi rahmetli arkadasim Hilmi Biyik’in Mersin Subesine tayini sebebiyle, yerine getirilmemin ilk günlerinde müracaatta bulunan çiftçileri taniyincaya kadar, masama en yakin diger servis sefleri arkadaslarim Nurettin Tartan ve Rifki Misirlioglu’nun bana bu konuda bir nevi istihbarat yardimlari da olmustu ki, onlara bu yardimlari için, ayrica tesekkürü bir borç bilirim.
Oniki yila yakin görev yaptigim Karaman Ziraat Bankasi’nin o günlerini düsündügümde; kredilerimizle çiftçiye intikal ettirilen Urgan Bogazi mevkiinde 200 adet, ismini hatirlayamadigim baska bir semte 300’e yakin, sehrin civarindaki bahçe içlerinde ve dis mahallelerindeki ahirlarda beslenen binlerce küçük ve daha çokta büyük bas besileri, yurt disindan Ithal ederek yine çiftçiye intikal ettirdigimiz süt inekçiligini ve bunlarin ekipmanlarini, Toprak Su Kredisi ile hiç suyu olmayan köylerdeki tarlalarda açtirdigimiz derin kuyulari, yilsonlarinda Genel Müdürlüge gönderdigimiz raporlarda bir yil içinde 120’den fazla traktör ve bunlarin ekipmanlari aklima gelir.
O yillardaki zirai müsterilerimizden Özcihanlar, Muhacir Kemaller, Albay Hayati Çaglayan, Dr. Mehmet Armutlu, daha çok sehrin dis mahallelerinde oturan Yörüklerin tamami, Kazim Karabekir, Yesildere ve daha nice köy ve kasabalarindan besiciler, süt inekçiligi yapanlar ve tarimin diger kollarinda kredilendirdigimiz çiftçilerimiz.
O günleri hatirladigimda aklima bütün Türkiye’de oldugu gibi memleketim Karaman’daki tarimin, bilhassa hayvanciligin ne kadar gerilere düsürüldügünü hatirladigim gibi, ta o günlerde yapilan toplantilarda besicilerimizden rahmetli Albay Hayati Çaglayan’in hükümet yetkililerine dönerek: “Hayvanciliga yeteri kadar önem verilmiyor. Bu durum böyle giderse, et fiyatlari yükselerek milletin alim gücü üstüne çikar ki, o vebalin altindan kalkamazsiniz” sözlerini, simdi aci aci hatirlarim.
Hatirladiklarim arasinda subenin dürüst ve efendi kisiligiyle taninan Sevket Kazanci ve esi Izmirli hanimefendi Vildan hanimi, mücadeleci azminden taviz vermeyen Fadim Özmen’i, kadin/erkek herkese, samimiyetinden bacim diye hitap eden Osman Isik’i, çok kere sessiz, efendi ve agir kisiligi ile tanidigim, hele kafasi iyi iken sohbetlerine doyamadigim arkadasi Kemal Kaynas’in kendisine ait bahçe ve arsalarini yok pahasina istimlak ettigini sik sik dile getiren Rifki Misirlioglu’nu.
Bankanin mutfagi için çarsidan alis verisimizi de yapan, ve kendisine “Beslenme uzmani” adini verdigimiz, Karaman’in taninmis ailesinden olup, uzunca ve dolu dolu yasayan babasi Haci Sami’yi ve onun Karaman’a getirdigi yenilikleri, birlikte gittigimiz genis bir bahçe içinde olan Tartan evini, oradaki çocuklugunu, annesini, annesinin mübadeleden önceki Rum komsularla olan iliskilerini uzun uzun dinledigim Nurettin Tartan’i, taa Çumra Subesi günlerinden tanidigim ve her seyi bizden baska görüp yorumlayan ve dilinden düsüremedigi açik saçik konusmalari ile Sevket Selek’i,
Zirai Krediler Servisinde benim yardimcilarimdan Alaaddin Sungar, Mehmet Mete, Sevket Akincioglu, Hatice Baskonak, Hilmi Önal, Ismail Tongur, Abdullah Kaplan’a, esas görevi müvezzi olmasina ragmen, zirai krediler servisinin en faal elamani gibi, bilhassa köylerdeki eski alacaklarimiz ve arazi bedelleri tahsilâtinda kendisinden çok istifa ettigimiz Rahmetli Hasan Yilmaz’i,
Sonradan bankamizin anlasmali doktoru da olup, bana etkin tembih ve telkinleri ile sigarayi biraktiran Rahmetli Dr. Baha Müderrisoglu’nu,
Isimlerini unuttugum, kisacasi o subede kaldigim müddet zarfinda birlikte çalistigimiz tüm arkadaslarimdan Allahin Rahmetine kavusanlara rahmet,yakinlarina bas sagligi dilerken, sag olanlara da, o subedeki bütün personelin üzerlerinde sevgi ve saygilarini bildigim arkadasim Sevket Kazanci ve esi Vildan hanimin sahsinda ve onlarin araciligi ile sevgi, saygi dileklerimi yollar, kalan hayatlari boyu, sagliklar içinde, nice yillar dilerim. 
YORUM EKLE
YORUMLAR
İbrahim Özkan
İbrahim Özkan - 3 yıl Önce

Merhaba Tevfik bey, yazınızda adı geçen Ziraatçi Mustafa Akgül eşi Şükran hanım iletişim bilgilerini kaybettiğimiz eski dostumuz, kendisine ulaşabilmem için iletişim bilgileri sizde mevcut mudur? Eğer yardımcı olursanız minnettar kalırım. Benim telefonum : 0 535 5813338.

banner284