MERAK EDİYORUM

İnsanlar farklı farklıdır. Detaylandıracak olursak, küçük nüanslarla sayısız örnekte insan vardır. Fakat insanları kabaca; muteber özellikleri ile öne çıkanlar ve muteber olmayan özellikleri ile geride kalanlar olarak ikiye ayırabiliriz. Önümüzdeki iki tercih olduğu halde, bazen neden yanlış tercihlere yöneliriz çok merak ediyorum. Doğru olanı yapmak daha kolay ve muteber iken neden yanlışa düşeriz. Doğrusu çok merakı mucibime giden bir konu. (Şahabettin abimden kullandığım ve kullanacağım Türkçeleşmiş Arapça-Farsça kelimeler için peşinen özür dilerim)

Neden hiç bir şeyi ve hiç kimseyi beğenmeyiz. Selam vermez, selam almaz, günaydın demeyiz. Aynı şehirde, aynı caddede, aynı kaldırımda birbirimizi neden görmezden geliriz.

Neden kıskanırız. Karnımız dar, hasetten göbeğimizi çatlatırız. Ortaya çıkan, yaratılan her değerde emek, bilgi ve ter olduğunu düşünmeyiz. Bu çabaları neden görmezden geliriz.

Neden dedikodu yaparız. Neden hep birbirimizin açığını ararız. Bulunca mal bulmuş maribi gibi içten içe seviniriz.

Devlet masraf edip hepimizi okutmuş eğitmiş, aileler yememiş içmemiş, giymemiş giydirmiş, üzerimize titremiş, yetiştirmiş. Üstüne üstlük ayıbı, terbiyeyi öğretmişler. Peki, bizdeki bu sokak ağzı, argo ve hatta küfür de neyin nesi.

İyi bir akıl olmadığından kıymetsizliğinden olacak, önümüze gelene akıl vermek de nasıl bir egodur. Fakat tek kıymet bildiği parasından bir kapik (para, kuruş, rublenin yüzde biri) vermemek nasıl bir tiyniyet (tıynet)tir merak ediyorum.

Şehir içi trafikte neden korna çalarız, kornaysa mesajlaşırız. Gâvurun oğlu yapmış neden sinyal vermeyiz. Neden drift (frenleyerek otomobili kaydırma) atar, caddeyi patlak egzoz sesine ve gazına boğarız. Biz erkeklere alışmıştık, fakat çok şükür bunu da gördüm; geçenlerde bir bayan sürücü otomobiliyle nazlı nazlı yol alırken sol kolu açık camdan sarkıyordu. Bunları hangi psikoloji ile yapıyoruz.

Sigara paketini, izmaritini yola atmak, tükürmek (çok afedersiniz) burnunu silmek, Avrupa araba camından peçete, muz kabuğu atmak, önce kirletip sonra büyük masraflarla temizlemeye çalışmak doğulu olma özelliğimizin ötesinde, garip bir yöne doğru bodoslama gitmek, belediye temizlesin, demek nasıl bir akıl, nasıl bir mantık gerçekten merak ediyorum.

Okulu bitirdikten sonra elimize kâğıt kalem almamaya sanki yeminliyiz. Not almadan, liste etmeden kendimizi nasıl alıkoyuyoruz. Günlük tutmuyor, secere çıkarmıyor, plan program yapmıyoruz. Beğenmediğimiz gâvur gâvurken yapıyor. Üretmeden yaşayan tembel, mihilizim (varlığı, değerleri, ahlakı reddetmek)den başka, her şeyi insanlardan, devletten ve Allah’tan bekleyen (buna yaşamak denirse) hep alacaklı gibi nasıl yaşıyoruz fena merak ediyorum.

Günlük hayatımız dışında bir şey yapmamaya adeta yeminliyiz. Hayata ahenk, renk katacak bir uğraşımız hobimiz yok.

Müze, sergi, konferans bilmeyen, spordan, siyasetten ve acıdan başka konuşacak şeyi olmayan kuru kalabalıklar mıyız.

Ve bütün bunların üzerine insan kendisi gibi düşünmeyeni nasıl düşman görür. Ve nasıl bir ideoloji ve fikriyattır ki inatla siyaha beyaz, beyaza siyah diyecek kadar gözlerimizi kör eder.

Dehşetli merak ediyorum tüm bunları.

YORUM EKLE

banner284