Dernegin, genellikle doktorlar ve egitimcilerden olusan otuz üç üyesi var…

Dernegin tüzügünde: “beden, zihin, ahlak, ruh ve duygu bakimlarindan dengeli ve saglikli sekilde gelismis bir kisilige ve karaktere, hür ve bilimsel düsünme gücüne, genis bir dünya görüsüne sahip, insan haklarina saygili, topluma karsi sorumluluk duyan, yapici, yaratici ve verimli kisiler olarak yetistirilmesi” gibi ifadeler yer almakta.

Dr. Ozan, çalisma saatlerinin disinda ve hafta sonu tatillerinde, dernek üyesi doktorlar ve egitimcilerle birlikte fakir ve yoksul ailelerle baglantiya geçip, bu ailelerin çocuklarini spora çekmeye çalisiyorlar.

Yaptiklari çalismalar sonrasinda, olusan sportif yarismalara katilan bu çocuklar, hem bu yarismalarda hem de egitim alaninda üstün basarilar göstermektedirler.

Bu örnek çalisma karsisinda:

Toplumla iç içe olan ve özelliklede kurumlarin yöneticisi konumunda bulunanlara, “azginlasan kapitalizmin çürümüs dislerine ve kokusmus nefesine teslim olmaktan öte, insana özgü ve insana ait neyi düsünüyor sunuz ve neyi üretiyor sunuz, sorusunu sormadan edemiyorum…

Her seye ragmen inaniyorum ki;

Ülkemizde, kapitalizmin döndürdügü çarklara ayak uydurmayan, Dr. Ozan ve arkadaslari gibi güzel insanlar da var. Ülkesini, ülke insanlarini, meslegini ve ortak çalismayi seven bu insanlara bu ugraslarindan dolayi tesekkür ediyor, bu ugraslarini yürekten destekliyorum.

Her zaman dile getirdigimi bir kez daha yineliyorum:

“Böyledir Karaman’in Evlatlari”