06 Ekim 2011 tarihinde Aktekke Kent Meydani’nda baslayan, Atatürk Parki’nda son bulan yürüyüse katilanlar ellerinde tasidiklari pankartlardaki resimlerle günün önemine dikkat çekmeye çalistilar.

Konuya yönelik yazili bir açiklama yapan Il Saglik Müdürlügü açiklamasinda “Saglik Bakanligi tarafindan yapilan “Saglikli Beslenelim, Kalbimizi Koruyalim” arastirma raporu sonuçlarina göre toplumun %96,5 düzenli olarak fiziksel aktivite yapmadigi gözlenmistir. Bu nedenle Türkiye Saglikli Beslenme ve Hareketli Hayat Programinin amaçlarindan birisi toplumun fiziksel aktivite konusunda bilgilendirilmesi ve bilinçlendirilmesidir. Fiziksel aktivitenin sagligimiz üzerine etkilerini - Bedensel sagligimiz üzerine olan etkileri, - Ruhsal ve sosyal sagligimiz üzerine olan etkileri ve - Gelecekteki yasantimiz üzerine olan etkileri seklinde 3 baslik halinde toplamak mümkündür. Haftada 3-4 kez yapilan, 30-60 dakikalik orta siddette fiziksel aktivite bile genellikle sagligimiz üzerinde olumlu etkileri açiga çikarmaya yeterlidir. Çocuklarlara ve gençlere uygun fiziksel aktivite aliskanliginin kazandirilmasi ve bu davranisin aliskanlik haline getirilmesini saglamak önemlidir. Her gün fiziksel olarak aktif olmak amaçlanmalidir. Yürüme, kosma, yüzme, basketbol, voleybol adölesan dönemde yapilacak sporlara örnek olarak verilebilir. Bu dönemde çocugu spora yönlendirirken mutlaka fiziksel uygunluk testleri yapilmali, uygun olan spor belirlenmeli ve çocugun yapmak istedigi spor göz önünde bulundurulmalidir. Obezite tedavisindeki amaç; ya enerji girdisini azaltmak veya enerji çiktisini arttirmak ya da her ikisini uygulayarak sistemin enerji dengesini düzeltmek olmalidir. Düsük kalorili diyet, fiziksel aktivitelerin arttirilmasi ve davranis tedavisini içeren kombine bir tedavi, kilo verme ve kilonun korunmasina yönelik en etkin yöntemdir. Kilolu ve obez kisilerde egzersiz en iyi sonuç veren uygulamadir. Herhangi bir aktivite bile hiçbir sey yapmamaktan iyidir.”denildi.