Ilimizde ilk defa hizmet verecek olan uyku ünitesi uykusuzluk çeken, gece horlayan, uyku apnesi çeken hastalarin tedavisini saglayacak bir ünite olarak hizmete girdi.
Ünite sorumlu Hekimi Gögüs Hastaliklari Uz. Dr. Özge Oral Tapan olurken, bu ünitenin egitimini almis iki hemsire görev yapacak. Iki yatakli ünite halkimiza hizmet vermeye basladi.
Konuyla ilgili olarak Kamu Hastaneleri Birligi Genel Sekreterligi’nden yapilan açiklamada, “Horlama eriskinlerin en az yarisinda, çocuklarin da önemli bir kisminda görülen bir uyku bozuklugudur. Eriskinlerde horlamanin en sik nedeni yumusak damak ve küçük dilin normalden fazla büyümesi ve sarkmasidir. Fakat burundan, ses tellerine kadar üst hava yolunu daraltan bütün problemler (allerjik nezle, burun kemigindeki egrilikler, sinüzit, alt ve üst çenedeki yapisal anormallikler, dilin asiri büyük olmasi) horlamaya sebep olabilir.
Ancak her horlama sürekli ya da düzenli degildir ve sorun olusturmaz. Tibbi açidan ele alinmasi gereken durum, kisinin her gece gürültülü bir sekilde horlamasidir. Ayrica kisi uykuda solunum duraklamalari yasiyorsa, uykusunu alamadan uyaniyorsa ya da gündüzleri de uyuklamadan yakiniyorsa bir an önce uzman bir hekime basvurmalidir.
OBSTRÜKTIF UYKU APNE SENDROMU (UYKUDA SOLUK DURAKLAMALARI HASTALIGI)NEDIR?
Horlama orta yastaki eriskin erkeklerde %4, kadinlarda %2 oraninda görülen obstrüktif uyku apne sendromunun en sik semptomudur. Horlamasi olan erkeklerde 10 yil içinde OSAS gelisme riski yüksektir. Kisi uyurken solunum ara ara durup tekrar baslamasi ile kendini gösterir; siklikla da siddetli horlama ile beraberdir. Bu hastalikta üst hava yolunu belli seviyelerde daraltan bir sebep vardir. Gündüzleri uyanik iken bu darlik tolere edilebilir, çünkü üst solunum yolunu çevreleyen bütün kaslar çalisir ve hava yolunu açik tutarlar. Ancak uykuda, diger bütün sistemlerde oldugu gibi bu kaslar da gevser. Hava yolunda kismi ya da tam tikanikliga sebep olur. Kismi darliklarda hastalar horlamadan sikayet ederler, soluk duraklamalari pek olagan degildir. Hava yolu tamamen bloke olup, soluk alisverisi durunca kanda oksijen seviyesi azalir. Bu durum tansiyon yüksekligi, kalp ve akciger yetmezligi, kalp ritminde bozulmalar, beyin dolasim bozukluklari gibi pek çok hastaligin davetçisidir.
Solunum durmasi saatte 5 den fazla veya uzun süreli ise, kalp ve beyin basta olmak üzere, vücudun pek çok sistemi olumsuz etkilenir.
SOLUK DURAKLAMALARININ ETKILERI:
Uykuda derinlesmeme
Geceleri sik uyanma
Gündüz uyuklama
Sabahlari kalktiginda yorgunluk hissi
Gündüz uyuklama
Bas agrilari
Epileptik nöbetlerde siddetlenme
Beyin damarlari tikanikligi
Beyin kanamasi riskinde artis
Tansiyon yüksekligi
Kalp ve akciger yetmezligi
Kalp krizi riskinde artma
Kalpte ritim bozukluklari
Çocuklarda büyüme geriligi
Yetiskin erkeklerde iktidarsizlik
TÜM GECE UYKU TESTI/POLISOMNOGRAFI:
Uyku bozukluklarinin teshisi ve tedavisinin belirlenmesinde uyku testi, yani polisomnografiden yararlanilir. Gündüz ve gece uykusu farkli özellikler tasimasi nedeniyle standart uyku testi tercihen gece uykusunda, uyku laboratuarinda yapilmaktadir. Uyku testi için, uyku ilaci ya da uyku kalitesini etkileyecek herhangi bir materyal kullanilmaz. Olabildigince dogal bir uyku saglanir. Uyku testinin hiçbir asamasinda aci verici bir girisim yoktur. Testler uyku merkezinde, hastalarin rahat edebilecekleri bir ortamda yapilir. Uyku süresince beyin dalgalari, göz hareketleri, kalp ritmi, solunum, gögüs ve karin hareketleri, vücuttaki oksijen orani ve bacak hareketleri elektrotlar vasitasiyla bilgisayara aktarilir. Uyku teknisyeni gece boyunca tüm kayitlari monitör ve kameralardan takip eder. Hasta uyku esnasinda veya uyanikken rahatlikla saga, sola dönebilir ya da gerekirse tuvalete kalkabilir. Ihtiyaç duydugu zaman uyku teknisyeniyle konusabilir, bir istegi ya da sorusu varsa iletebilir. Gece boyunca elde edilen tüm kayitlar uyku uzmani doktor tarafindan detayli olarak degerlendirilip raporlanir. Uyku hastaliginin durumu ve tedavi seçenekleri takip eden hekim tarafindan anlatilir ve planlanir.