Kaynagini Bolkar Daglarindan alan kivrila kivrila Suduragi Kasabasina kadar uzanan genis tarla ve bahçeleri sulayan etrafi sögüt agaçlari ile kapli yesile dayali bir deresi var. Yaklasik 60 yildir suyunun ölçümü yapilan ve sonuçta Karaman ovasini sulayacagi gibi Karaman’in içme suyunu da karsilayacak proje ile IBRALA Baraji adini tasiyan baraj yapilmistir. Roma döneminden kalma hamam, sonradan camiye dönüstürülen kilise zamanla yok olmus birçok yapitlari ile IBRALA bir tarih beldesidir. Ünü dünya literatürüne geçmis Yunus Emre’nin dedesi Ismail Haci Nahiyenin kuzeyine düsen Tekke öreninde hayvancilik yapmis, Yunus Emre’nin siirleri dilden dile aktarilarak köy kadinlarinin dügünlerde, yas tutulmasi gereken zamanlarda agit ve ilahi olarak söylenimleri günümüze kadar gelmistir. Buda Yunus Emre’nin Karaman’da yasadiginin belirgin kanitidir. Dernek yöneticileri, is, görev nedeni ile Konya’da ikamet eden (Ibrala) Yesilderelilerle iletisim kurmuslar 28 Nisan Pazar günü kahvaltida birlikte olmayi planlamislar. Pazar günü saat 7.30 da 20 kisilik bir minibüsle Konya’ya hareket ettik. Sag olsunlar benide aralarinda görmek istemisler beni de aldilar. Konya’yi çok iyi bildigimi sanirdim Kahvalti yapacagimiz yeri hiç görmedim. Bilmiyordum. Bu yeri Konya’da görevli hemserimiz bir polis memuru ayarlamis. Karatay Ilçesi Akçesme Mahallesi Mengüç Caddesinde sira sira dizili ayni renklerle boyanmis 40-50 ye yakin Konya tarihi evlerden birisi. Mahalle tasitlara kapali temizligi dikkat çekici. Genis salonu, bahçesi olan evler lokanta olarak düzenlenmis turistlerin ilgisini çeken bir semt olmus. Kim düsünmüs evlerin korunmasini kim akil etmisse sag olsun. Tabelasinda SOMATÇI -FIHI MA FIH yazili Tabelanin içerigini garsonlara sordum yeterli yanit alamadim. Arabamizi evin hemen yakinindaki park yerine park ettik Gidecegimiz yol üzerinde bir kalabalik var. Belikli bizi karsilamaya gelen Konya’daki dostlar. Birbirini taniyanlar sarmas dolas hasret gideriyorlar bana gelince duraksiyorlar. Kendimi tanitiyorum ha.. Isminizi duyduk diyorlar. Ben soruyorum kendilerini tanitiyorlar, kiminin babasinin yâda annesinin ögretmeni oluyorum. Hep bilinir ki köydeki her ailenin bir takma adi yani lakabi vardir. Çogu zaman lakaplarla tanis olunuyor. Kendilerini tanitanlara isimden çok ya soyadini yada lakabini soruyorum. Tanimam öyle oluyor. Hiç görmedigim kisiler çogunlukta. Sartlar öyle elveriyor. Köyümüzden okumak için ilk gidenlerden Dr. olan agabeyim Halil Ünlüer, Avukat olan Hasan Küçük Alpelli. Onlardan Sonra Konya lisesini bitiren Nuri Aslan Vardi. Onlardan sonra biz iki kardes Yakup’la ben, Sonra Mustafa Aslan Harita Teknikeri Avukat Ahmet Küçük Alpelli Ögretmen olarak atandigimda Ilkokulu bitiren kizlardan nekadar ugrasmissam okumak için ailelerden onay alamadim. Sadece baldizim Perihan Ile Sözümü dinletebildigim Fatma Özyürek’in ailesi onlari Eskisehir'e Köy Ebe Okuluna kaydettirmistim. Bunlari niye anlattim. Geçmiste okumaya verilen önemi vurgulamak için. Bugün öylemi kendileri ile hep gurur duydugum, çocuklarim torunlarim, akrabalarim, köylülerim, ögrencilerim, ögrencilerimin çocuklari. Doktor, Ögretmen, Makine, insaat, kimya, maden, tekstil, mühendisleri, veteriner, Subay astsubay, yargiç, avukat, polis, politikaci oldugu gibi kendi dallarinda Prof. Dr. unvani alanlarin bulunmasi bana hep gurur kaynagi olmustur. Birlikteligimizin açilis konusmasini bir ögretmen dostumuz yapti. Ardindan Dernek Baskani Ramazan Eryigit: Gelecekte bu birlikteligin daha genis olanini Karaman’da yapacagiz. Dernegimize desteginiz bize onur verecektir dedi. Kisaca beni tanitti konusma sirasini bana verdi. Salon doluydu. Çogu dostlar aileleri ile gelmisler. Kisa kisa ana basliklarla köyümü tanitarak çogunun köyün eski halini bilmedigini bildigim için yapilan çalismalari anlatmaya çalistim. Yesildere isminin nasil kondugunu kanitlari ile anlattim. Haberleri oldugu halde birliktelige katilamayanlara sitem ettim Benden sonra 2 yil üst üste Konya Ili Baro Baskanligi yapan Av. Hasan Özen gerçekten özlü böylesine anlamli birlikteligi düzenleyenlere tesekkür etti. Prof Dr. Alaattin Aköz konusmasinda Karaman Tarihi ve Yunus Emre üzerinde bilimsel bir konusma ile konusmalar fasli sonlanmis oldu. Ama tanisma ve hasret giderme bir türlü bitmek bilmedi. Böyle birlikteliklere insanlarin ne kadar çok gereksinim duyuldugu belli oluyor. Sinif ögretmeni, Edebiyat, Matematik, diger dallarda çok görevli hemserilerim, akrabalarim var ki isimlerini saymam olanaksiz beni bagislasinlar. Disarida gerçekten hava çok güzel baharin yakici günesi altinda vedalasma fasli bir türlü sonlanamadi. Sonuçta toplu resim çektirip vedalasma fasli tamamlandi. Çok anlamli özlenen bir birliktelik hepimizi hosnut etti. Dernek yöneticilerine bu yönde ne kadar tesekkür etsek az olur sanirim. Zamanin nasil geçtigini anlayamadik. Dönüste Çumra’nin Timraç Köyündeki Krater Gölünü gördük görmeyenler için bir yenilik oldu. Bol, bol resimler çekildi. Bir dahaki etkinlikte bulusmak dilegi ile 28 Nisan 2013 Pazar gününü kana, kana içimize sindirmis olduk…