Basarilarin tamamini görmezden gelen kesimlerin, halktan da umudunu kesmesiyle tek çare olarak Ak Parti'yi ve Basbakan'i "Nasil ve ne sekilde itibarsiz hâle getirebiliriz?" arayisi içerisine girdiklerini dile getiren Elvan, "AK Parti'ye ve onun güçlü liderine karsi halkimizin teveccühünden rahatsiz olanlara, ülkemizde demokrasiden uzaklasildigini söyleyen vesayet yanlilarina asagida belirtecegim hususlari bir kez daha hatirlatmak isterim. Demokratik yönetimlerde itibarin ölçüsü halkin teveccühüdür. Halkin teveccühü olmadan siyasetin demokratik mesruiyeti olamaz. Siyasi itibari veren de, alan da halktir. Millî iradeyi hiçe sayip halka vesayet etmeye alismis olanlar, süngü iktidari disinda bir iktidara sahip olamayanlar, tek parti ideolojisiyle demokratik siyaset yapilamayacagini artik anlamalidirlar. Sayin Basbakanimiza karsi kin ve iftira ile yürütülen itibarsizlastirma çalismalari, demokrasi karsiti güçlerin geçmis dönemlerde basvurduklari kirli bir oyunun tekraridir." diye konustu.
Simdi de milletin teveccühünden ümidini kesen bu vesayetçi zihniyetin Basbakan'a karsi bir itibarsizlastirma kampanyasini yürütmeye çalistiklarini savunan Elvan, darbeci zihniyetin kalintilari ile halkin refahini artiracak projesi olmayanlarin, kendi hayat tarzlarini paylasmadigi için nefretlerini kusup halka "bidon kafali" diyenlerin, insanlik utanci ikna odalarini utanmadan savunanlarin, insan haklarini sempatizan haklari olarak algilayanlarin yürüttügü bu kampanyanin kalburla su tasimanin ötesinde bir tesire sahip olmadigini ve olamayacagini vurguladi.
"Hakla ve halkla beraber yürüyenlerin tuttugu mesaleyi vesayetçi zihniyet söndüremeyecektir." diyen Elvan, söyle devam etti: "Temizlik isçisinden taksi soförüne, ticaret erbabindan sanayicisine, memurundan köylüsüne, gencinden yaslisina kadar tüm toplumun kesimleri Recep Tayyip Erdogan'i sevdiler, Recep Tayyip Erdogan da onlari sevdi. Bu halk Turgut Özal'i nasil dindar, sivil ve demokrat oldugu için sevdiyse, Tayyip Erdogan'i da bu sifatlarla beraber cesur, hakta sebat eden, zulme karsi direnen, 'Kenari Dicle'de bir kurt bir koyunu kapsa adli ilahi sorar onu Ömer'den' sorumluluguyla halkina ve ülkesine hizmet eden, güçlü ama erisilebilir bir dünya lideri olarak sevmektedir. Halkimiza tepeden bakan, halkla yabancilasan, darbelerle halkimiza büyük acilar yasatan bu vesayetçi zihniyetin, artik antidemokratik yollardan vazgeçerek halka hizmet yolunda bize rakip olmalarini bekliyoruz. Bizim rakiplere ihtiyacimiz var. Bize rakip olsunlar ki kendimizi daha iyi ifade edelim ve hizmette çok daha yüksek bir hiza eriselim."
"Müstakbel rakiplerimize 'hodri meydan' derken." diyen Elvan, sözlerini "Ey rakibim, sen benim ifadem ve hizimsin; gündüz geceye muhtaç, bana da sen lazimsin." beyiti ile bitirdi.