Anadolu Selçuklu Devleti’nin Mogol baskisi karsisinda, siyasi gücünü kaybetmesi üzerine Anadolu’da Türk Beylikleri olarak degerlendirilen yeni siyasi olusumlar görülmüstür.
Bu siyasi olusumlar da Osmanli egemenligini kabul etmek durumunda kalmislardir.
Osmanlilar, Anadolu üzerinde siyasi birligi saglama ve egemenliklerini perçinleme asamasinda çok kan dökülmüstür.
Dikkate deger bir durum, Anadolu’daki bu siyasi birligi saglama yönündeki gelismelerin, ayni etnik kökenden ve ayni kültüre sahip olanlar arasinda gerçeklesmis olmasidir.
Ruslarin: 1828 ve 1878 yillarindaki savaslarda, Yunanlilarin: Kurtulus Savasimiz sirasinda, yine Fransizlarin, Kurtulus Savasimiz sirasinda ellerine geçirdikleri topraklar üzerindeki siyasi varliklari ne kadar sürmüstür?
Açiklamaya çalistigim gibi bu güne kadar Anadolu cografyasi, üzerinde iki farkli siyasal egemenligi tasimamistir. Daima birini digerinin içine kaynastirmistir. Bu arada da çok kan dökülmüstür.
Bu nedenle, Anadolu’da farkli etnik kökene dayali kurulacak bir Kürt devletinin, sürekli bir savas ortami olacagi kaygisini tasimaktayim.
Siyasi mücadelelerde dökülen kanlarin yani sira; Haçli Savaslari, Mogol mezalimi, Timur Seferi, Kuyucu Murat katliamlari, 12 Eylül zulmü ve PKK terörü, Anadolu insanini kasip kavurmustur.
Çözüm:
PKK, silahlarini birakmali ve teslim etmelidir…
Demokratiklesme, sosyallesme, ekonomi, egitim vb. alanlarda yapilacaklar, ayrim gözetmeden bir bütün olarak toplumu kucaklayarak yapilmalidir…
Siyaset, hiçbir etnik ve dini eksende yapilmamalidir…
Anayasada insan hak ve özgürlükleri temel alinmalidir…
Devlet, insan hak ve özgürlüklerin tirpanlayicisi degil, koruyucusu olmalidir…
Anadolu insani: etnik, mezhepsel ve dinsel eksende ayrismalar istemiyor…
Anadolu insani, ölmek ve öldürmek istemiyor…
Anadolu insani, aci çekmek ve gözyasi dökmek istemiyor…
Anadolu insani: adalet istiyor, demokrasi istiyor, refah istiyor, zamsiz ve zulümsüz bir yasam istiyor…
Anadolu insani, insanca yasamak istiyor
