“Bedeva”

Basbakan ve Egitim Bakani’nin dagittigi oyuncaklar bedava…
Ögrencilere içirilen süt bedava…
Dagitilan ders kitaplari bedava…
Verilen tablet bilgisayarlar bedava…
Bakarsiniz, derslerde dokuz yasinda Kur’an okumaya baslayacak kiz ögrencilerin:
Baslarina saracaklari türbanlar da bedava olur…
Abdest aldiktan sonra, ögrencilerin, ellerini, yüzlerini silecekleri havlular da bedava olur…
Ayaklarina giyecekleri takunyalar veya terlikler de bedava olur.
Böylece, bedava verilmeler sonucunda da bir “Bedava Kültürü” olusur.
Bedava almaya alisan insanlar; tembellesiyor, miskinlesiyor, üsengeç oluyor, çalismamak için is begenmez oluyor.
Sonuçta: Bedavaciliga alistirilan insanlar, “Bir hirka, bir lokma” kalibi içinde ekonomiden ve yasamin gerçeklerinden kopuk, kendilerini bedavaciliga alistiranlara bagimli olarak, yuvarlanip gidiyorlar.
Bedava dagitilanlar; kimlerden hangi bedellerle aliniyor, kimler zenginlestiriliyor, bunlarin paralari nerelerden ödeniyor?
Bedavaciligin rantini kimler aliyor; bedelini kimler ödüyor?
Alan memnun, veren memnun dünyasi, daha ne kadar sürer dersiniz?
Herhangi bir çikis yolu görülüyor mu?
Böyle giderse, bu ülkedeki insanlarin sonlarinin ne olacagi tahmin edebiliyor musunuz?
YORUM EKLE

banner284