DÖRT DUVAR ARASI KADIN

Memurlar da aslinda dört duvar arasindadir.
 
Kimisi zorunlu, kimisi de sözde gönüllüdür dört duvar arasinda.
 
Ya kadinlar!
 
Ömürlerini dört duvar arsinda geçirirler.
 
Onlara reva görülen o dört duvardir.
 
Bizim kadinlarimiz! diye baslayan siirdeki “soframizda öküzümüzden sonra gelen bizim kadinlar! Bizim olan kadinlar! diye devam eden siirden de anlasildigi gibi kadinlarin toplumdaki yeri, evindeki öküzünden bile sonra gelmektedir.
 
Kadina reva görülen böyle bir yasam nasil açiklanabilir?
 
Dört duvar arasinda dogmak, büyümek, yaslanmak ve hayata gözlerini kapamak…
 
Ben yasadim demek!
 
Nasil bir yasamdir bu?
 
Kadinlar! Kadinlar! Bizim olan kadinlar!
 
Bizim duygusu bile ne kadar inciticidir.
 
Sahipli olmak, birine ait olmak, birisinin olmak, baskasinin adiyla anilmak, bagli oldukça var olabilmek.
 
Yasami boyu evde kocasi ve bakmakla yükümlü oldugu çocuklari disinda baska bir insan suretini görememek; kadinin iliski sinirlarinin bir erkek tarafindan çizilmesi vb.
 
Tüm bunlar kadinin toplum hayatinda bir köleden farksiz oldugunun en büyük göstergesidir.
 
Erkek, özgürlügü sinirsizca kullanan, belirleyici olan, hükmeden, iktidar olan, sunulan, hizmet edilenken; kadin, erkege göre hep adi olmayandir.
 
Erkege hizmet eden, erkegin hizmetkâridir.
 
Dört duvara mahkûm edilen kadin toplumsal yasamin nimetlerinden ne kadar da uzaktir.
 
Sehre gidemeyen, çarsiya çikamayan, istedigi gibi eglenemeyen, hayati doyasiya yasamayan, agiz dolusu gülemeyen bir kimliktir kadin.
 
O yüzdendir dogan kiz çocugu için, “saglikli olsun da varsin kiz olsun” denmesi.
 
Erkegin hükmetmesi yetmezmis gibi, inançlar da kadini hapseder. Her emir kadinadir.
 
Yasaminda attigi her adimi kurallara baglanir.
 
Bu kurallar disina çikan, isyan eden kötü kadindir.
 
Kötü kadin daha agir bedeller öder.
 
O bir zevk aracidir!
 
Evin kadini, çocuklarin annesidir.
 
Baskalarindan saklanan, sahiplenilen, hizmetkâr, köle bir günahkârdir.
 
Az degil sayilari yetmis bes milyonun yarisidir.
 
Oysa ki;
 
Onlardir asil yasamin sahibi.
 
Onlardir hayati var eden.
 
Onlardir hayata ses veren, renk veren.
 
Onlardir nasirli elleriyle yasami güzellestiren.
 
Ama
 
Çogu dört duvar arasindadir. 
YORUM EKLE

banner284