Karamanoglu Mehmetbey Üniversitesi’ne bagli Egitim Fakültesi’nin kurulmasi karari, 10 Ocak 2012 tarihli Resmi Gazete’de yayinlanarak yürürlüge girmesinin yarattigi heyecani ve sevinci yasarken; Milli Egitim Bakani Sayin Ömer Dinçer’in, “bu yildan itibaren, egitim fakültelerine açilis onayini vermeyecegim” açiklamasi, bu heyecanimi ve sevincimi yarida biraktirmistir. Bu açiklamayi, talihsiz bir açiklama olarak degerlendiriyorum.
Milli Egitim Bakanlari, yeni egitim kurumlari açmalariyla övünürlerken; Sayin Bakan, maalesef egitimle dogrudan ilintili bir egitim kurumunun açilmasina onay vermeyecegini söylemektedir.
Egitim fakülteleri, egitimci yetistiren kurumlar degil mi, bu kurumlari neden donduruyorsunuz, artik egitimcilere gereksinimimiz kalmadi mi, Sayin Bakan?
Sayin Bakan, egitim olgusunun neyi ifade ettigini mi bilmiyor; yoksa egitimi, dört duvar arasinda, belli bir süreci kapsayan, çagindan kopuk olarak mi anliyor?
Sayin Bakan, egitim, dogumla baslar ve hayatin her alaninda ölünceye kadar süren bir olgudur. Bu nedenle egitim olgusu, okullarla sinirlandirilamaz.
Sayin Bakan, ülkemizde egitim alamamis milyonlarca erkek ve kadin var. Bunlarin egitilmeleri gerekmez mi? Ayrica kahve köselerinde ömür tüketen milyonlarca erkegin ve televizyonlar karsisinda dizilere bagimli kilinmis milyonlarca kadinin atil duruma gelen emeklerini, halk egitim merkezlerinde açilacak kurslarla birer meslek sahibi yapilarak aktif duruma getirilip üretip içine almak, çok mu zor?
Egitim fakültelerini dondurma yerine; egitim fakültelerinden mezun olanlari, halk egitim merkezlerinde insanlarimiza daha genis alanlarda hizmet üretilmesi için istihdam etseniz olmaz mi Sayin Bakan?
Sayin Bakan, mevcut kusaklar için egitim fakültelerinden mezun olmalari yeterli görebilirsiniz, ancak yeni kusaklar olusmayacak mi? Sayin Basbakan, her ailenin en az üç çocuk yapmalarini istiyor. Siz bu istegi duymadiniz mi? Bu duruma göre önlem almaniz gerekmez mi?
Sayin Bakan, egitimi, egitim formasyonu olmayan, pedagoji ve psikoloji egitimi almamis kisilerin eline mi birakacak siniz? Yani mektepli egitimciler yerine; alayli egitimcilerle(besik ulemasi) mi egitimi gerçeklestirecek siniz?
Son günlerin modasi dindar nesiller, bu alayli egitimcilerle mi yetistirilecek acaba?
Sayin Bakan, günümüzde, ülkelerin güçlülügü: ekonomileriyle, ordulariyla, cografyalarinin büyüklügüyle degil; yetistirdikleri beyin güçleriyle ölçülüyor. Siz beyinleri hangi egitim sistemiyle, hangi egitimcilerle ve hangi egitim kurumlariyla yetistireceksiniz? Egitimin temel sorunu da iste budur. Yoksa egitimin sorunu: egitim fakültelerini dondurmak, 19 Mayis gösterilerini buharlastirmak, dindar nesiller yetistirmek degil.
