Çelik, “Biyolojik çesitlilik bir bölgedeki genlerin türleri, ekosistem ve ekolojik olaylarin olusturdugu bir bütündür. Kisaca bir bölgedeki bitki ve hayvan türlerinin ve çesitlerinin sayica zenginligine biyolojik çesitlilik denir. Türkiye,  biyolojik çesitlilik yönünden önemli bir konumda bulunmaktadir. Arastirmalara baktigimizda Avrupa kitasinda bulunan bitki türlerinin sayisi yaklasik 12.000 iken, sadece ülkemizde belirlenen bitki türü sayisi 9.000'dir. Ülkemizdeki bitki türlerinin de 3000 civarindaki kismi sadece ülkemize özgü yani baska bölgelerde bulunmayan endemik türlerdir. Ülkemiz, yukarida belirttigimiz gibi dünyanin çok az yerinde rastlanir bir ekosistem çesitliligine ve gida ile tarim için önemli genetik çesitlilige sahip ender bölgelerden birisidir. Türkiye’de, yaklasik 3.000 tanesi endemik, 9.500’den fazla bitki türü, tahminen 192 iç-su balik türü, 22 amfibi türü, 106 sürüngen türü, en az 426 kus türü ve 132 yabani memeli hayvan türü bulundugu yapilan arastirmalardan bilinmektedir. Bu sayilara omurgasiz hayvanlar dâhil degildir. Diger bir bakis açisiyla Ülkemizin yüzeyi Dünya yüzölçümünün ancak % 0,5’i kadardir. Dünyada yasayan bitki türlerinin % 2,4’ü, balik türlerinin % 2,9’u, amfibi türlerinin % 0,8’i, sürüngen türlerinin %1,7’si, kus türlerinin %5,0’i memeli hayvan türlerinin % 2,9’u Türkiye’de de yasamaktadir. Insanlarin basta gida olmak üzere temel ihtiyaçlarini karsilamasinda vazgeçilmez bir yeri olan canli kaynaklarin temeli biyolojik çesitliliktir. Gida ve tarim için önem tasiyan ve giderek azalan canli kaynaklar, bu gün bir ülkenin sahip olabilecegi önemli avantajlar arasinda yer alir. Dünyanin tarim yapilabilecek nitelikteki alanlari ve su kaynaklari hizla kirlenmekte ve yok olmaktadir. Bu gelismeler isiginda, ülkelerin sahip oldugu biyolojik çesitlilik, özellikle genetik kaynaklar anlaminda büyük bir güç durumuna gelmektedir. Dünya’nin her yerinde biyolojik çesitliligi azaltan veya onu olumsuz yönde etkileyen nedenlerin hemen hepsinde dogrudan veya dolayli olarak insan faktörünün önemli oldugu görülür. ÇEKUD olarak Insanin yasamasi için en temel ögelerden birisi olan bitki, hayvan ve su çesitliliginin korunmasi için bilinçlendirme çalismalarina önem verilmesi hususunda gereken titizligin gösterilmesi, çalismalarin önemsenmesi gerektiginin altini çiziyoruz. Her birinin dogal beslenme uzmani olmasi gerektigini her firsatta dile getirdigimiz insanimiza biyolojik çesitliligimizin önemini anlatmali, gelecek nesillerimizin tüketim canavari olmalarinin önüne geçilerek tükettiginin yerine yenisini koyan, dogal beslenen ve dogayi koruyan nesiller olmasi için gerekli stratejik planlamalarin yapilmasi gerektigine inaniyoruz.  “22 Mayis Dünya Biyolojik Çesitlilik” gününün, tükenen dünya kaynaklarinin yerine yenilerinin konulmasi adina uygulanabilir politikalarin üretilmesine ve Türkiye’nin biyolojik çesitliligine dair veri ve bilgilerin saglikli bir sekilde paylasilmasina vesile olmasini diliyoruz” dedi.