Konuyla ilgili olarak Egitim-Is Il Temsilcisi Mahmut Demir yaptigi açiklamada, “Egitim tarihinin en büyük tasfiyesine yol açacak, özellestirmeci ve yerellestirmeci Milli Egitim Temel Kanunu ve Bazi Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Degisiklik Yapilmasina Dair Kanun Tasarisi, üzerinde hemen hemen hiç tartisilmadan, Milli Egitim Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu'ndan geçmistir. Tasarinin yarin TBMM Genel Kurulu’nda görüsülerek yasalasmasi beklenmektedir. Kapali kapilar ardinda hazirlanan bu tasari, dershanelerin özel okullara dönüstürülmesi ve kamu kaynaklarinin özel okullara aktarilmasi tartismalari bahane edilerek siyasi iktidarin egitimde özellestirme, yerellesme ve kadrolasma hamlelerinin doruk noktasidir. Tasarinin yasalasmasi durumunda, kamusal egitim alani daha da daralacak, egitim kamusal bir hizmet olmaktan çikacaktir. Devlet okullarinda egitimin niteligini bilinçli olarak düsüren Hükümetin ve Milli Egitim Bakanligi’nin dershaneleri kapatma planinin ardindaki amaç, özel ögretimi özendirmek ve özel okullari dogrudan kamu kaynaklariyla destekleyerek egitimi piyasa kosullarina sunmaktir. Siyasi iktidarin dershanelerin özel okullara dönüstürülmesi ve özel ögretim kurumlarinin kamu kaynaklari ile desteklenmesi girisimlerini herkesin egitim hakkindan esit kosullarda yararlanacagi bir düzenleme olarak degerlendirmek mümkün degildir. Iktidara geldigi günden bu yana Bakanlik kadrolarini kendi ideolojik hedefleri dogrultusunda defalarca degistiren AKP, egitim kurumlarimizdaki yüz binleri bulan müdür ve yardimcilarinin da tamamini görevden almayi hedeflemektedir. Tasarida, yeni yönetim kadrolarinin valiler araciligiyla okul ve kurumlarda görevlendirilmesi öngörülerek, kadrolasmanin yani sira egitimde yerellesmenin de önü açilmaktadir. Egitimde yerellesmenin, ögretmenlere mülakat uygulamasiyla birlikte zamanla ögretmen atamalarinda belirleyici olacagi açiktir. Öte yandan yasa tasarisinda, Cumhuriyetimizin en önemli kurumlarindan biri olan Talim Terbiye Kurulu’nun görev yetkileri, “Bakanlikta iki baslilik yarattigi” gerekçesiyle Milli Egitim mevzuati konusunda “karar vermekten” “görüs bildirmeye” çevrilmektedir. Egitim tarihimizle özdes Talim ve Terbiye Kurulu’nun içini bosaltan Hükümet, simdi de Kurulun yetkilerini budayarak MEB’de tek adamlik anlayisini yerlestirmek istemektedir. Bilindigi gibi Merkez Yönetim Kurulumuz, AKP iktidarinin ülkenin gelecegini karartan egitimdeki saldiri ve tasfiye operasyonuna karsi etkili bir eylemlilik süreci baslatmistir. Bu kapsamda, Egitim-Is olarak yasa teklifi TBMM Genel Kurulu’na geldigi gün, üretimden gelen gücümüzü kullanarak is birakacagimizi açiklamis, egitim ve bilim is kolunda örgütlü tüm sendikalara da ortak eylem çagrisinda bulunmustuk. Bu amaçla, egitim tarihinin en büyük tasfiyesine yol açacak, özellestirmeci ve yerellestirmeci yasa tasarisina karsi üretimden gelen gücümüzü kullanarak 26.02.2014 tarihinde 1 günlük grev kararini uygulayacagiz. Tüm egitim emekçilerini birlikte mücadeleye ve direnisimize omuz vermeye davet ediyoruz” dedi.