Uçum, 20 Uydu ve Anadolu kanalindan ortak yayinlanan "Anadolu Soruyor" programinda, Türkiye'de ne zaman baskanlik sistemi tartismasi gündeme gelse, birilerinin bu tartismayi mevcut anayasal yapidan ve tarihten bagimsiz, kendine özgü mecrasi olan bir tartisma gibi gündeme getirdigini söyledi.
Böyle yaparak tartismanin önemsizlestirilmeye çalisildigini belirten Uçum, bazi siyasi partilerin sanki Türkiye'de anayasal sistemden bagimsiz baskanlik sistemi tartismasi olabilirmis gibi bir algi olusturdugunu ifade etti.
Meclis Anayasa Mutabakat Komisyonunun olustugunu, bu komisyona partilerin esit sayida üye verdigini animsatan Uçum, söyle devam etti:
"Ayni platformda ülkenin yeni anayasasi tartisilacak ama 'hayir biz baskanlik sistemini tartismayacagiz' diyorlar. Bu bir yaniltmacadir. Anayasa dediginiz sey bir ülkenin devletinin yapisini belirleyen hukuki metindir. Anayasa, devleti tartismak demektir. Anayasa, devleti tartisirken, devleti olusturan hükümeti, yargiyi, hak ve özgürlükleri tartismak demektir. Hükümeti tartistiginiz zaman da baskanlik sistemini de tartismak zorundasiniz. Dolayisiyla Türkiye'nin bagimsiz bir baskanlik sistemi gündemi yoktur. Türkiye'nin gündemi yeni anayasadir ve yeni anayasa içinde baskanlik sistemi tartismasidir. Yeni anayasayla baskanlik sistemini birbirinden ayirarak yapilacak bir tartisma dogru bir tartisma degildir. Yeni anayasayi sadece baskanlik sistemine indirgeyerek yapilan bir tartisma da dogru degildir. Yeni anayasa ve baskanlik sistemi iç içedir, organiktir, bir bütündür. Yani nasil ki insan, kolunu vücudundan ayri düsünemezse baskanlik sistemi de yeni anayasadan ayri düsünülemez."
- "Sistem saltanat üretmez"
Uçum, "Baskanlik sistemi demek saltanat demektir, baskanlik sistemi gelirse Erdogan'in saltanati pekisecek" algisi olusturulmaya çalisilmasina iliskin bir soru üzerine, meseleye Türkiye'nin bütünlügü üzerinden degil de günlük siyaset üzerinden bakanlarin bu tartismada çok çesitli yaniltici dil kullandigina isaret etti.
Böyle bir endisenin kendisinde sakatlik oldugunu vurgulayan Uçum, "Türkiye saltanat modelini cumhuriyetle birlikte geride birakmistir. Bugün Türkiye devletinin cumhuriyet olmasi hususunda herhangi bir itiraz yoktur. Dolayisiyla sistem saltanat üretmez, çünkü Türkiye toplumu yüzde yüzle cumhuriyeti benimsemistir ve bunun üzerinden devam edecektir. Yani yeni anayasa ve baskanlik sistemi tatismasi, tam tersine Türkiye'de otoriter bir yapiyi tasfiye etmek için getirilmistir" diye konustu.
Mevcut anayasal sistemin degismesi konusu millete soruldugunda, neredeyse tamamina yakininin degismesini istedigine dikkati çeken Uçum, aslinda toplumun isteginin devletin yeniden yapilandirilmasi oldugunu aktardi.
Toplumun, kendi bekasini çok daha güçlü sekilde koruyacak ve gelecege tasiyacak bir yapi istedigine deginen Uçum, bunu isterken meclisin ve hükümetin daha etkili, yarginin daha adil olmasini istedigini dile getirdi.
- "Bedel sonucu bir cumhuriyet elde ettik"
Uçum, bazilarinin baskanlik sistemi gelirse bölünmeler yasanacagi iddiasinda bulundugunu söyledi.
Bölünme denilen hususlarin hukuk degisikligiyle degil savaslarla oldugunu dile getiren Uçum, sunlari kaydetti:
"Türkiye bugün, alan hakimiyeti savasi veren örgütün terör ve siddet siyaseti karsisinda basarisizliga ugrasaydi bölünme riski olurdu. Tam tersine o terör ve siddet siyasetlerini tasfiye etmek için bu yeni anayasal sisteme ve baskanlik sistemine ihtiyaç vardir. Yani Türkiye'nin bölünme endisesini tasiyan insanlar sunu bilmelidir ki esas itibariyla biz Anadolu'nun o kapsayici felsefesi üzerinden yeni bir insaya ihtiyaç duyuyoruz. Cumhuriyeti kazanmak dindarlarimiza, Kürt ve Türk yurttaslarimiza, azinliklarimiza büyük bedeller ödetti. O dislayici sistemin magdurlarindan biri de benim ama biz bu bedel sonucu bir cumhuriyet elde ettik. Simdi biz o demokratik cumhuriyeti daha genis bir siyasal sisteme kavusturarak, bu kapsayiciligi kalici hale getirmek istiyoruz."